abode

  1. oturma, ikamet.
  2. konut, ev, mesken, ikametgâh.
    in my abode: benim evimde.
    to take one's abode in the country:
    köyde/kırda yerleşmek.
    to make one's abode at … : … de yerleşmek.
    of/with no fixed abode: sabit yeri olmayan.
  3. (bkz: abide )
bir yeri ikametgâhı yapmak Verb
bir yerde kalmak Verb
mesleğini kurmak Verb
ikametgâh değişikliği
ikametgâhın belirtilmesi
harap mesken
ikametgâhı belli değil
daimi ikametgâh
kanuni ikametgâh
ikamet yeri
bir memlekette ikamet etme hakkı
ikamet hakkı
bir memlekette oturma hakkı
oturma izni Noun, Rights-Freedoms
bir ülkede ikamet etme hakkı
bir ülkede oturma hakkı
daimi ikametgâh
davalının sabit ikametgâhı yok
bilinen en son ikametgâh
bilinen son ikametgâh
normal ikametgâh
kışlık mesken
kışlık ev
sabit ikametgâhı olmayan
belli bir ikametgâhı olmama
sabit ikametgâhı olmayan
bir yerde bir süre kalmak Verb