aslı

Turkish-English Translation

  1. essence
  2. original
  3. original copy
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

bir şikâyetin kısaca aslı
sum and substance of a complaint
havayolu ordinosunun aslı
original waybill
işin aslı
low- down
işin aslı
essence of business
aslı astarı yok
it is quite unfounded
aslı çıkmadı
it proved to be untrue
aslı esası olmayan
idle
aslı faslı olmamak
to be unfounded Verb
aslı faslı olup olmadığına bakmak
to see into a claim Verb
aslı faslı yok
it is quite unfounded
aslı faslı yok
unfounded
aslı gibi
close copy
aslı gibi kopya
faithful copy
aslı gibi kopya
true copy
aslı gibi kopya
conformed copys
aslı gibi kopya
certified copy
aslı gibi olan çeviri
authentic translation
aslı gibi olduğu tasdikli suret
true and attested copy
aslı gibidir
true to specimen
aslı gibidir
same as original
aslı gibidir olduğunu kaydetmek
to enter in conformity Verb
Aslı gibidir.
True copy. Law
aslı ile karşılaştırılmış suret
examined copy
aslı var
it is founded on fact
aslı yok
it is unfounded
(suret) aslı gibidir
identical copy
bir belgenin aslı gibi sureti
exact copy of a document Noun
bir şeyi aslı ndan kopya etmek
to copy something from the original Verb
(reassürans) asli sigortalı
original insured
asli
original
asli
principal
asli
primitive
asli
genuine
asli
fundamental
asli
radical
asli
actual
asli
essential
asli
primary Adjective
asli adet
cardinal number
asli adet
prime number Noun, Mathematics
asli akit
principal contract
asli aza
true member (of a society
asli borç
principal obligation
asli borç ilişkisi
original liability
asli brüt prim
original gross premium
asli değer
original value
asli delil
best evidence
asli delil
original evidence
asli engeller
original frustration
asli fail
principal in the first degree
asli fail
chief offender
asli fail
principal offender Noun, Criminal Law
asli fail (suçu işleyen kişi) ve ortakları
the principal and his accomplices Noun
asli haklar
fundamental rights Noun
asli hata
fundamental error
asli hisse senedi
stock share
asli hisse senedi
primary share
asli hisse senedi
general stock
asli hisse senedi
original share
asli hisse senedinde büyük iştiraki olan rüçhanlı aksiyon
leverage stock
asli hissedar
ordinary a
asli hissedar
ordinary shareholder
asli kayıtlar
original entries Noun
asli maaş
basic salary
asli maaş
basic salary (of which the actually paid salary is a multiple
asli maaş
guaranteed rate
asli mesuliyet
primary liability
asli mülkiyet hakkı
original estate
asli net konservasyon prim geliri (Sedan'ın reasürans ödemelerinden sonra alıkoyduğu net prim geliri
original net retained premium income
asli sayı
cardinal number
asli sigorta poliçesi
original policy
asli sigorta şirketi
original insurer
asli sorumlu olmak
to be originally liable Verb
asli tab
inaugural issue
asli unsur
basic component Noun
asli yükümlü
primary obligor
asli zilyet
proprietary prosessor
asli zilyet
absolute owner
asli zilyetlik
proprietary possession
birinci derecede asli delil
best evidence
hasar fazlası reassüransından ayrılan asli sigorta
underlying insurance
hasar fazlası reasüransından ayrılan asli sigorta
underlying insurance
Turkish-English phrases from Zargan's own database

asli
Bir şeyin ... meydana getiren