bide

  1. Verb çekmek, tahammül etmek, katlanmak, dayanmak.
  2. Verb raslamak.
  3. Verb beklemek, kalmak, baki olmak, oturmak, sürüp gitmek, hep aynı durumda devam etmek.
    bide for a while. to bide at home.
uygun fırsatı beklemek Verb
fırsat gözlemek, kollamak, (uygun zamanını) beklemek.
He wanted to ask for a raise, but bided his
time until the right moment.
  1. bidet

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Alafranga tuvaletlerde temizlenme işine yarayan, yerden ... su fışkıran yıkanma küveti