Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
bonnet
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
kaporta
kaput
Noun
başlık, çeneden bağlı kadın/çocuk başlığı.
Noun
İskoç beresi.
Noun
başlık biçiminde saç tuvaleti.
an Indian war bonnet.
Noun
kapak, koruyucu örtü.
Noun
baca şapkası.
Noun
lamba başlığı.
Noun
kaporta, otomobil motor kapağı.
Noun
yelken etekliği.
Noun
başlık giy(dir)mek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
a bee in one's bonnet
tutku
a bee in one's bonnet
saplantı
a bee in one's bonnet
sabit fikir
have a bee in one's bonnet (about something)
(a) pirelenmek, endişelenmek, işkillenmek, (b) acayip/garip (fikirleri) olmak, acayip fikirler beslemek,
aklını bir şeyle bozmak.
He has a bee in his bonnet about health food.
engine bonnet
makine kapağı
engine bonnet
motor kapağı
poke bonnet
poke
ile ayni anlama gelir. kenarlı bone/başlık.
quaker bonnet
acı bakla,
(Lupinus perennis
ve
Luoinus subcarnosus).
(ABD'de yetişir, mavi çiçek açar).
Noun
sweep some gloomy facts under the bonnet
bazı karanlık şeyleri hasıraltı etmek
Verb
war bonnet
Kızılderililerin savaş başlığı.
Noun
bonnet fasteners
kaporta kapağı
bonnet rouge
(Fransız ihtilâli esnasında müfritlerin giydiği) kırmızı başlık.
Noun
bonnet rouge
müfrit, radikal.
Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.