consent

  1. Noun, Civil Law rıza
  2. razı olmak, muvafakat etmek, izin vermek. (Çok defa sonuna
    to veya mastar gelir):
    He consented
    to the proposal. She consented to go.
  3. his/fikir birliği sağlamak, anlaşmak, uyuşmak, âhenk sağlamak.
  4. rıza, muvafakat, izin, onay, uygun bulma.
    Silence gives consent: Sükût ikrardan gelir.
  5. uyuşma, anlaşma, fikir/his birliği(ne varma), oy birliği, ittifak.
    with one consent: hep birden.

    by common consent: umumun rızası/oybirliği ile.
    By common consent he was appointed official delegate.
    by mutual consent: karşılıklı anlaşarak.
  6. âhenk, uyum, armoni.
rıza göstermek Verb
mutabakat bildirmek Verb
râzı olmak Verb
mutabık olmak Verb
muvafakat etmek Verb
razı olmamak Verb
rızasını geri almak Verb
rızasını belirtmek Verb
rızasını imzalayarak ifade etmek Verb
muvafakatini esirgeyen
rıza göstermekten vazgeçmek Verb
rızasını vermemek Verb
muvafakatini esirgemek Verb
mutabakat noksanlığı
tavsiye ve muvafakat
cinsel serbestlik yaşı: bir kızın evlenmeye ve cinsî münasebete rıza göstermeye ehil olduğu yaş. Noun
rıza gösterme
rızasını almak için başvurmak Verb
rızasını almak için başvurmak Verb
umumun muvafakati ile seçilmek Verb
ittifakla
tarafların rızası ile
umumun rızası
rıza beyanı
tarafların mutabakatına uygun olarak verilen karar
muvafakat name
muvafakatname
muvafakat belgesi
karşılıklı rıza ile boşanma
sarih rıza
açık müsaade
sarih rıza
muvafakat
sarih müsaade
resmi muvafakat
umumun muvafakati
hemen muvafakat etmek Verb
zımni onay
zımni rıza
zımnen kabul ettiğini belirtmek Verb
aydınlatılmış onam Medicine
rıza üzerine karar Noun, Law
muvafakat vermeme
karşılıklı rıza
birinin rızasını almak Verb
sözlü muvafakat
ebeveynin rızası
ana babanın rızası
birini razı etmek Verb
peşin muvafakat
birinin muvafakatini sağlamak Verb
sükutu ikrar saymak Verb
bir şeyi rıza gösterilmiş olarak yorumlamak Verb
kayıt müsaadesi Noun
(US) kayıt müsaadesi Noun
istemeden verilen rıza
istemeye istemeye rıza göstermek Verb
rıza gerektirmek Verb
birinin muvafakatini gerektirmek Verb
sözleşmeyi karşılıklı muvafakatla iptal etmek Verb
bir sözleşmeyi karşılıklı rica ile feshetmek Verb
bir sözleşmeyi karşılıklı muvafakatla iptal etmek Verb
(evli çift) rıza ile ayrı yaşama
rıza ile halletmek Verb
muvafakatinıonaylamak Verb
muvafakatını onaylamak Verb
sükût ikrardan gelir
sükût ile verilen muvafakat
sessiz durarak rıza gösterdiğini belirtmek Verb
birinin rızasına tabidir
zımni rıza
zımni muvafakat
maliye bakanlığı izni
(US) maliye bakanlığı izni
oybirliği
sözlü muvafakat
bilgi ve rızası dahilinde
ittifakla
hükümetin onayı olmadan
hükümet izni olmadan
yazılı muvafakat
mutabakat
tarafların mutabakatına uygun olarak verilen karar
vergisi hissedarca ödenecek temettü
bir sendika ve işverenin ortak istekleri üzerine işçileri temsil edecek olan sendikayı meydana çıkarmak için yapılan seçim
yazılı muvafakat
tarafların anlaşmalarına uygun olarak verilen karar Noun
alacaklıların rızası
tarafların rızası
tarafların mutabakatı
karşı tarafın izni olmadan birinin bir şey yapmamasını emreden mahkeme emri
mahkeme dışında muvafakat etme
mahkeme dışında muvafakat etmek Verb
temettü adi hisse senedi
temettülü adi hisse senedi
râzı olmak Verb
muvafakat etmek Verb
râzı gelmek Verb
bir teklife rıza gösterme
fiyat kırmaya razı olmak Verb
bir fiyat indirimine rıza göstermek Verb
bir talebe rıza gösterme
bir karara katılma
başkan olmaya razı olmak Verb
birşey yapmayı kabul etmek Verb
birşey yapmaya razı olmak Verb
belli bir malvarlığına sahip olan taraflardan birince imzalanmış ve üçüncü bir şahsa o malvarlığını bir
ödünç karşılığı teminat olarak rehin edebilme
birşeye onay vermek Verb
birşeye müsaade etmek Verb
birşeyi onaylamak Verb
birşeye rıza göstermek Verb
birşeye izin vermek Verb
birşeye razı olmak Verb
mutabık olmak Verb
bir şeye izin vermek Verb
bir şeye muvafakat etmek Verb
bir şeye rıza göstermek Verb
fiyat kırmaya razı olmak Verb
kayıtsız şartsız muvafakat
evlenmeye müsaade edilen kanuni yaş
alacaklıların rızasını sahtekârlıkla elde etme
evliliğe rızaya yanaşmamak Verb
ki bu onayın verilmesinden makul olmayan nedenlerle kaçınılmayacaktır Law