consist

  1. Intransitive Verb
    consist of: oluşmak, ibaret olmak, …'den meydana gelmek/mürekkep olmak, içermek, içine almak.

    A week consists of seven days. The team consists of six players.
  2. Intransitive Verb
    consist in: kapsamak, dayanmak, istinat etmek, anlamına gelmek.
    Loyalty consists in devotion
    to a person or a cause: Sadakat, bir kimseye ya da amaca bağlılık demektir.
    Her charm does not consist only in her beauty: Sevimliliği sadece güzelliğine dayanmıyor.
  3. Intransitive Verb
    consist with: uygun/âhenkli olmak, uymak, tevafuk etmek.
  4. Intransitive Verb birlikte var olmak/mevcut olmak, yaşamak.
tümüyle birşeyden meydana gelmek Verb
tümüyle birşeyden oluşmak Verb
tamamen birşeyden oluşmak Verb
tamamen birşeyden meydana gelmek Verb
birşeye bağlı olmak Verb
birşeyden ibaret olmak Verb
birşeye dayanmak Verb
aslen birşeyden meydana gelmek Verb
aslen birşeyden oluşmak Verb
büyük ölçüde birşeyden meydana gelmek Verb
büyük ölçüde birşeyden oluşmak Verb
oluşmak Verb
teşekkül etmek Verb
ibaret olmak Verb
birşeyden oluşmak Verb
birşeyden meydana gelmek Verb
birşeyi içermek Verb
inhisar etmek Verb
sadece birşeyden meydana gelmek Verb
sadece birşeyden oluşmak Verb