divine

English-Turkish Translation

  1. Adjective, Religion-Faith kutsal
  2. Adjective, Religion-Faith kudsî
  3. Adjective, Religion-Faith tanrısal
  4. tanrısal, ilâhî.
  5. kutsal, mukaddes, dinsel, dinî.
    divine worship.
  6. tanrıya yaraşır.
    divine magnanimity.
  7. göksel, semavî, uhrevî.
    The divine kingdom.
  8. fevkalâde/harikulâde güzel/iyi/muhteşem. (Bilhassa kadınlar bu anlamda kullanırlar).
    “What a divine hat!” cried Sue.
  9. tanrılaşmış.
    a divine person.
  10. insanüstü/fevkalbeşer mükemmellikte.
  11. ilâhiyata/dine ait.
  12. din bilgini, ilâhiyatçı.
  13. papaz, keşiş, rahip.
  14. kehanette bulunmak, gaipten haber vermek, önceden bilmek, fal açmak.
  15. sezmek, hissetmek, tahmin etmek, içine doğmak, önceden malûm olmak.
  16. (özel çubukla yer altındaki madeni/suyu) keşfetmek, yerini bulmak.
    He divined (for) water on my farm.
  17. yakında vukuuna işaret/alâmet olmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

divinity
ilahlık Noun, Religion-Faith
divinity
rablık Noun, Religion-Faith
divinity
rububiyet Noun, Religion-Faith
the Divine
(a) Allah, Tanrı, (b) insanın manevî tarafı.
The Revelation of St. John the Divine
Vahiy Kitabı, Kitabı Mukaddesin son cüz'ü.
divine gift
bereket
divine influence
ilham
divine inspiration
vahiy
divine justice
ilahi adalet Noun, Religion-Faith
Divine Liturgy
liturgy (3).
Divine Liturgy
liturgy ile ayni anlama gelir. ekmek ve şarap takdisi âyini, Aşai Rabbani.
divine office
office (11). Noun
divine purpose
ulvi amaç Noun
divine purpose
ulvi gaye Noun
divine purpose
yüce amaç Noun
divine radiance
nur
divine religion
ilahi din Noun, Religion-Faith
divine retribution
ilahi ceza Noun, Religion-Faith
divine right
tanrısal hak
divine right of kings
Allahın krallara verdiği hükümranlık hakkı.
divine service
service1 (11). Noun
divine service
service ile ayni anlama gelir. âyin, ibadet, tapınma.
asking for divine guidance through a dream
istihare
English-Turkish phrases from Zargan's own database