ego

  1. Noun, Anthropology ego
  2. Noun, Psychology benlik
  3. Noun, Religion-Faith nefs
  4. Noun, Psychology ben
  5. Noun benlik, bir kimsenin kendi öz varlığı.
  6. Noun, Philosophy benlik: (a) duyan, düşünen, iradesini kullanan kimse, (b) ruh ve bedeni içine alan insan varlığı.
  7. Noun, Psychology benlik: dış dünya ile ilişki kurarak ilkel dürtülerle çevre arasında uyum ve denge sağlayan ruh âlemi.

    ego analysis: benlik çözümlemesi.
    ego anxiety: benlik kaygısı.
    ego cathesis: benlik duygu yatırımı.
    ego complex: benlik karmaşası.
    ego defense: benlik savunması.
    ego development: benlik gelişimi.
    ego drive: benlik dürtüsü.
    ego failure: benlik başarısızlığı.
    ego function: benlik işlevi.
    ego ideal: benlik ülküsü.
    ego instinct: benlik içgüdüsü.
    ego involvement: benlik ilintisi.
    ego level: benlik düzeyi.
    ego neurosis: benlik sinircesi.
    ego psychology: benlik ruhbilimi.
    ego regression: benlik gerilemesi.
    ego resistance: benlik direnmesi.
    ego strength: benlik gücü.
  8. Noun bencillik, kendini beğenmişlik.
  9. Noun onur, özsaygısı, izzetinefis.
ben-olmayan Noun, Psychoanalysis
ikinci şahsiyet, bir kimsenin ikinci şahsiyeti.
çok yakın/sıkıfıkı arkadaş, dost.
beden benliği Noun, Psychoanalysis
gerçeklik benliği.
öz-kandırım: kendi gururunu tatmin için yapılan eylem/girişim.
Her charitable activity was one long ego trip. Noun
bütünleyici benlik kuramı
kendi fikrini kabul ettirmek Verb
  1. I

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Kişinin öz benliği, ben2