enquire

Verb (bkz: inquire )
Verb sor(uştur)mak, soru/sual sormak.
to inquire = enquire the price of sth: bir şeyin fiyatını sormak.

to inquire = enquire the way of someone: birisinden yol sormak.
I inquire = enquired whether he would come: Gelip gelmeyeceğini sordum.
Verb (bkz: seek ).
Verb (birisini) sorguya çekmek.
Verb tahkikat yapmak, araştırmak.
to inquire = enquire about a person: bir kimse hakkında bilgi edinmek/tahkikat yapmak.
Verb
inquire = enquire into (something): (bir şeyi) incelemek, tahkik etmek, araştırmak.
to inquire
= enquire into someone's past: bir kimsenin mazisini araştırmak.

English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

(birinin hatırını/sıhhatini vb.) sormak.
She inquire = enquired after my mother's health.

(birisini) görmek istemek, görüşmek için birisini sormak.
A man has been inquiring for you at the office.

bu iş ile şahsen meşgul olacağım

English-Turkish phrases from Zargan's own database

English-Turkish