enticement

  1. Noun ayart(ıl)ma, baştan çık(ar)ma, cazip vaatlerle kandır(ıl)ma.
  2. Noun ayartan/baştan çıkaran şey, tatlı söz/vaat.
  3. Noun çekicilik, cazibe, ayartıcılık, ayartma/kandırma niteliği.
    The idea of living on a sunny island has
    great enticement for me.
ayartma yüzünden açılan tazminat davası Noun