evolution

  1. Noun, Biology evrim (Kaynak: Evrim Çalışkanları)
  2. Noun, Biology evrim, dönüşüm.
  3. Noun (a) gelişme, gelişim, tekâmül.
    the evolution of man/ evolution of modern motor car. (b) gelişimle
    varılan sonuç.
    The space program is the evolution of the years of research.
  4. Noun inkişaf, açılma, genişleme.
  5. Noun (makine vb.) dönüş, devir, hareket.
  6. Noun düzenli ve âhenkli hareketler dizisi, manevra.
    The evolutions of a figure skater. The graceful evolutions
    of a ballet dancer.
  7. Noun (gaz, ısı vb.) yayılma, intişar.
    the evolution of heat from burning coal.
  8. Noun, Mathematics kök alma.
evrimcilik Noun, Biology
biyolojik evrim (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
yakınsak evrim: farklı asıldan gelen organizmaların görünüşte benzerliği.
yakınsayan evrim (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
yaratıcı evrim: Bergson felsefesine göre yaşama atılımının (hayat hamlesinin) edilgin ve eylemsiz ürünü
olarak evrenin sürekli oluşumu.
ıraksak evrim Noun, Biology
aşamalı evrim: evrim veya gelişme sürecinin bazı evrelerinde önceden bilinmeyen yeni birtakım türlerin,
davranış ve duyuşların ortaya çıkması.
parallelism ile ayni anlama gelir. eş-evrim: aynı ortamda gelişen canlılarda zamanla oluşan karakter benzerliği.
toplumsal evrim.
evrim kuramı
dogal seçilim yoluyla evrim kurami Noun, Biology