exploit

English-Turkish Translation

  1. kahramanlık, yiğitlik, cesurluk, kahramanca hareket/eylem.
    Old stories tell us about the exploits of famous heroes.
  2. işletmek, kullanmak, yararlanmak, istifade etmek, ekonomik fayda sağlamak.
    A mine is exploited for
    its minerals. to exploit the oil under the sea.
  3. sömürmek, istismar etmek, kendi yararına kullanmak.
    Western nations exploited their colonies taking
    as much wealth out of them as they can.
  4. ilân ve reklamla satışını/sürümünü artırmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

exploit one's friends
arkadaşlarını sömürmek Verb
exploitation
sömürü Noun, Sociology
exploitation colonialism
sömürüye dayalı sömürgecilik Noun, Sociology
exploitation of religion
din tüccarlığı Noun, Religion-Faith
exploitative system
sömürü düzeni Noun, Sociology
sexual exploitation
cinsel istismar Noun, Criminal Law
sexual exploitation of children
çocukların cinsel istismarı Noun, Criminal Law
exploit (a place as an easy source of income or comfort
arpalık yapmak Verb
exploit a face
(madencilik) yatak işletmek Verb
exploit a licence
bir ruhsatı kullanmak Verb
exploit a licence license
bir lisanstan yararlanmak Verb
exploit a market situation
bir piyasa durumundan yararlanmak Verb
exploit a mine
bir maden ocağını işletmek Verb
exploit a mine
bir maden ocağı işletmek Verb
exploit a patent
bir patenti kullanmak Verb
exploit an invention
bir buluşu değerlendirmek Verb
exploit an invention
buluşu değerlendirmek Verb
exploit public opinion
kamuoyunu istismar etmek Verb
exploit sb's ignorance
birinin cehalet inden yararlanmak Verb
exploit sb's ignorance
birinin bilgisizliğinden yararlanmak Verb
exploit sb's ignorance
birinin cehaletinden yararlanmak Verb
exploit someone unmercifully
kanıni emmek Verb
exploit the national resources of a country
bir memleketin milli kaynaklarını işletmek Verb
exploit the national resources of a country
bir ülkenin milli kaynaklarını işletmek Verb
exploit the natural resources of a country
bir ülkenin doğal kaynaklarını işletmek Verb
exploit the working classes
emekçi sınıfları sömürmek Verb
exploit with working classes
emekçi sınıfları sömürmek Verb
to exploit a licence licence general
lisanstan yararlanmak lisans yenileme
English-Turkish phrases from Zargan's own database