fish for

  1. (a) yakalamaya/tutmaya/çekmeye çalışmak.
    He fished for the key with a bent wire. (b) (dolaylı
    yollardan/gizlice) elde etmeye çalışmak/uğraşmak.
    fish for compliments: kendini methettirmeye çalışmak, iltifat edilmesini istemek.
    fish for information: gizlice haber almaya çalışmak, ağız aramak.
ağzından bilgi almaya çalışmak Verb
iltifat beklemek, yaltaklanmak, pohpohlanmaktan hoşlanmak.