get one's goat

  1. kızdırmak, sinirlendirmek.
    The boy's laziness all summer got his father's goat: Oğlanın bütün
    yaz tembellik yapması babasını kızdırdı.
  2. sinirlendirmek, can(ını) sıkmak, kızdırmak.
    People who come late to work get my goat.