grovel

  1. Intransitive Verb yaltaklanmak, dalkavukluk/tabasbus etmek, alçakçasına yalvarmak, kendini alçaltmak.
    The frightened
    slaves groveled before their cruel master.
  2. Intransitive Verb yerlere/ayaklarına kapanmak, yerde sürünmek, secde etmek, baş/boyun eğmek.
    He said he would never
    grovel before a conqueror.
  3. Intransitive Verb âdi/aşagılık şeylerden zevk almak.