growl

  1. hırıldama(k), hırıltı.
    The dog growled at the stranger.
  2. mırıldanma(k), homurdanma(k) mırıltı, homurtu.
  3. guruldama(k), gurultu.
    His somach growled.
  4. gürüldeme(k), gürleme(k), gürültü.
    The thunder growled: Gök gürledi.
  5. mırıldanarak/homurdanarak ifade etmek.
    to growl one's thanks. When he came late, he growled (out) an excuse.
homurtu