hinder

  1. Transitive Verb geciktirmek, tehir etmek, kesintiye/inkıtaa uğratmak.
    You're hindering me in my work by talking all the time.
  2. Transitive Verb engellemek, menetmek, mani olmak, önlemek, durdurmak.
    You're hindering my work.
  3. Transitive Verb engel/mani teşkil etmek.
  4. Adjective araka(daki), geri(deki), arkada/geride bulunan.
...'e ayakbağı olmak Verb
icrayı önlemeye çalışmak Verb
birinin bir mektuba cevap vermesini engellemek Verb