inatci

Turkish-English Phrases

bir girişimde inatçı olan kişi
sticker
bir girişimde inatçı ya da sebatkâr olan kişi
stayer
inatçı
contumacious
inatçı
refractory
inatçı
stiff- necked
inatçı
headstrong
inatçı
bullheaded
inatçı
obstinate
inatçı
pigheaded
inatçı
wayward
inatçı
stiff
inatçı
stiff necked
inatçı
inflexible
inatçı
difficult
inatçı
pertinacious
inatçı
tenacious Adjective
inatçı
vocal person
inatçı
self-opionionated
inatçı
dogged
inatçı
recalcitrant
inatçı
obdurate
inatçı
hard
inatçı
stubborn
inatçı
feisty Adjective
inatçı
persistent
inatçı
bull headed
inatçı
one- track mind
inatçı
opinionated
inatçı
cussed
inatçı
decided
inatçı
peckish
inatçı
rackle
inatçı
renitent
inatçı
restive
inatçı
set
inatçı
sot
inatçı
stiff-backed
inatçı
stiff-necked
inatçı
thwart
inatçı
angular
inatçı
bulletheaded
inatçı
bullish
inatçı
contrarious
inatçı
contrary
inatçı
crabbed
inatçı
dour
inatçı
hardheaded
inatçı
ornery
inatçı
unregenerate
inatçı
unwilling
inatçı
wrong-headed
inatçı adam
mule
inatçı bir şekilde
persistently Adverb
inatçı çocuk
wayward child
inatçı kimse
die hard
inatçı lekeler
tenacious stains Noun, Textile Industry
inatçı olmak
to take a hard line Verb
katır gibi inatçı
as obstinate as a mule Adjective
katır kadar inatçı
as obstinate as a mule Adjective
Turkish-English phrases from Zargan's own database

inatçı
İnat eden, ... ayak direyen