inbetween

arasında.
rows of trees with grass in between: sıra sıra ağaçlar arasında çimenlik.
orta, mutavassıt, ılıman, mutedil.
a coat for in-between weather: ılıman havada giyilecek palto.
in-betweener ile ayni anlama gelir. ortacıl, aracı, arabulucu, mutavassıt, iki zıt şey arasında bulunan kimse/şey.