lecture

  1. genel ders, (sınıfta/topluluğa verilen) ders, konferans, (belirli konuda) konuşma, vaız, hitabe.
  2. paylama, azar(lama), tekdir.
  3. (yüksek sesle) okuma.
  4. ders/konferans/vaız vermek, hitap etmek.
    to lecture at various colleges.
  5. azarlamak, paylamak, tekdir etmek.
konuşmasında bir konuya sonradan geri gelmek Verb
(öğrenci) ders izlemek Verb
konferansta bulunmak Verb
bir konferansta bulunmak Verb
bir konferansı kısa kesmek Verb
konferansı kısa kesmek Verb
bir dersi kısaltmak Verb
yalnızken kadının kocasını azarlaması.
dersi asmak Verb
üç saatlik ders
ders anlatmak Verb
ders vermek Verb
paylanmak Verb
azarlanmak Verb
açılış dersi
başlangıç dersi
projeksiyonlu konferans
projeksiyonlu konferans
herkese açık konferans
bir konuşmanın taslağı
bir dersin taslağı
üniversite dersi
bir konferansı okumak Verb
bir konu hakkında ders takriri vermek Verb
kısa konferans
kısa ders
bir dersin sonuna kadar kalmak Verb
bir ders takririnde (iyi) not tutmak Verb
bir derste not tutmak Verb
televizyon konuşması
değişiklik olsun diye bir konferansa gitmek Verb
üniversite dersi
video yayınından banda alınan ders
konferans turnesi
konferans verme ücreti
konferans listesi
ders notları Noun, Education-Training
birinin kafasını ütülemek Verb
ders takriri verme sistemi
tartışmalı konferans
slaydlı konferans
slaytlı konferans
bir derse dinleyici olarak katılmak Verb
bir konferans turnesine çıkmak Verb
konferans turnesine çıkmak Verb
derse başlamadan birkaç söz söylemek Verb
bir dersin sonuna kadar oturmak Verb
ders notu almak Verb
konferansta not tutmak Verb
ders notu almak Verb
bir konferansı ilginç bulmak Verb