point at

söz konusu
belli bir anda Adverb
vb tehdit etme
bıçakla ya da ültimatomla
o anda, o zaman.
ölüm anında
ölmek üzere
kılıç tehdidi ile
ölüm anında olmak Verb
para yerine borç ya da kredi kartlarının kullanılmasıyla yapılan parasal işlem
satış noktasında fonların elektronik transferi
bilgisayar bağlantısı aracılığıyla
müşterinin satın aldığı mal bedelinin müşterinin bankasındaki ya da kredi kartı şirketindeki hesabına
otomatik olarak borç kaydedilmesi
Noun
satış noktasında elektronik fon transferi
perakendeci mağazasında
birine çok yakından ateş etmek Verb
… üzere.
be on the point of doing sth.: bir şeyi yapmak üzere olmak.
on the point of going: gitmek üzere
birine tüfek doğrultmak Verb
birini parmağıyla göstermek Verb
doğrultmak Verb
öyle bir noktaya gelmeli ki
deklare edilen değer