slope

  1. Noun, Construction şev
  2. Verb eğilmek, meyletmek.
  3. Verb eğik/meyilli olmak.
    a sloping roof: eğik çatı.
  4. Verb alçalmak, yükselmek, alçalarak/yükselerek gitmek.
    The land slopes toward the sea: Arazi denize doğru alçalıyor.
  5. Verb eğim/meyil vermek, eğik/meyilli yapmak.
    to slope an embankment.
  6. Verb tüymek, kaçmak, sıvışmak,
    argo kirişi kırmak.
  7. Noun bayır, yokuş, iniş, eğik arazi/düzlem/yüzey.
  8. Noun eğim. meyil.
  9. Noun, Mathematics eğim: (a) Kartezyen koordinatlarda doğrunun x ekseni ile yaptığı açının tangenti, (b) bir işlevin bir noktadaki türevinin değeri.
sonu tehlikeli yol/girişim.
tampon şevi Noun, Construction
sabit eğim
kıta sahanlığı ile okyanusun derinliği arasındaki dik yamaç.
toprak dolgu şevi Noun, Construction
(uçak) iniş yolu.
palandöken
teraslamak Verb
meyletmek Verb
(Br) (askerler) silah omuza yapmak Verb
damın eğimi
(işten kaçmak amacıyla) savuşmak Verb
şev stabilitesi Noun, Construction