sob

  1. hıçkırma(k), hıçkırarak/içini çekerek/hüngür hüngür ağlama(k).
  2. hıçkırır gibi ses çıkarma(k).
  3. hıçkırarak/hıçkırıklar içinde (bir işi) yapmak.
    She sobbed herself to sleep: Hıçkırarak uykuya daldı.
  4. hıçkırık.
orospu çocuğu Exclamation
onun bunun çocuğu Exclamation
orospunun evladı Exclamation
it oğlu it Exclamation
aşağılık yaratık Exclamation
pislik Exclamation
eşşoğlueşek Exclamation
ağlayarak/hıçkırarak anlatmak.
She sobbed out the whole sad story.
çok içli makaleler yazan kadın gazeteci.
acıklı hikâye.
acıklı hikâye.
hüngürdemek Verb