Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
spar
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun
direk, seren, ağaç.
spar buoy
: direkli şamandıra
spar deck
: üst güverte, kuntra güverte.
Noun
uçak kanadının ana kirişi.
Noun
yumruk dövüşü, boks maçı.
Noun
yumruklarla hamle yaparak korunma.
Noun
kavga, dövüş.
Noun
spat, tabakalı taş.
Transitive Verb
direk/seren dikmek.
Transitive Verb
yumruk kavgası/boks yapmak.
sparring partner
: boksta idman arkadaşı.
Transitive Verb
yumruklarla hamle yaparak kendini korumak.
Transitive Verb
horoz gibi dövüşmek, horoz dövüşü yapmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
Derbyshire spar
neceftaşı, kalsiyum fluorit.
heavy spar
barite
Noun
Iceland spar
İzlanda billûru: ışığı ucaylayan (polarize eden) ve çift kıran saydam bir kalsit.
Labrador spar
labradorite
.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.