the quick

  1. canlılar, hayatta olanlar.
    the quick and the dead.
iliğine işlemek Verb
sapına kadar İngiliz
birinin gönlünü kırmak Verb
(birini) çok gücendirmek, rencide etmek.
The children's teasing cut her to the quick.
çok incitmek/yaralamak, kalbinden vurmak, derinden yaralamak.
birini ölecek şekilde yaralamak Verb
ciğerine işlemek, yüreğine tesir etmek.
yüreğine dokunmuş
ciğerine işlemiş
diriler ve ölüler
çabuk silah çekmek Verb
(motor) hemen ateşlenme yeteneği olmak Verb
anlayışı çabuk işlemek Verb
uyanık, atik, çevik, çalâk, eli tetikte, hazırcevap, kafası çabuk işler.
parmağı tetikte olmak ; tetiği çekmek ; eli tetikte ; hazırcevap ; kafası çabuk işler .