title

  1. Noun, Law başlık
  2. Noun paye
  3. sıfat
  4. başlık, serlevha, kitap/şiir vb. başlığı.
  5. title page ile ayni anlama gelir. başlık sayfası, baş sayfa, kitabın başında kitabın ve yazarın
    adını, yayın evini, yayın yer ve yılını belirten sayfa.
  6. unvan, lâkap, isim.
    to give someone a title: birisine unvan vermek/tevcih etmek.
    to have a
    title: unvan sahibi olmak.
  7. rütbe, paye.
    to deprive someone from his title: birisinin rütbesini geri almak.
  8. rütbe ismi.
  9. Sports şampiyonluk.
  10. Law tasarruf hakkı, hak.
  11. tapu, tasarruf senedi, senet, hüccet.
    title deed: tapu senedi, tasarruf belgiti.
  12. kitaba vb. başlık koymak, ad vermek.
  13. lâkap/unvan vermek.
birine müteşekkir olmak Verb
hakkından feragat etmek Verb
tapu sicilinde malik sıfatıyla kayıtlı kimsenin hukuki durumu
hiçbir tereddüde mahal vermeyen sahip olma hakkı
bir taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını belirleyen ve o taşınmaz üzerindeki alacak
tapu senedi hulasası
ipotek vb gibi mülkiyete ilişkin hakları tarih sırasına göre gösteren hukuki belge
bir şahsın
hesap adı
hesap başlığı
pürüzsüz mülkiyet sahibi olmak Verb
mülkiyet elde etmek Verb
davacının dava konusu olan şey üzerinde hak iddiasında bulunan şahıs aleyhine açtığı bir dava olup
karşı iddia
değişik başlık Noun, Law
bir unvan almak Verb
bir ünvan almak Verb
itiraz edilecek sahiplik hakkı
half title
half title ile ayni anlama gelir. yarı başlık: kitap metninden önce bütün bir sayfaya basılan başlık.
bir ünvan taşımak Verb
ünvanı olmak Verb
unvanı olmak Verb
sahte unvan
iş ünvanı
iş unvanı
alt başlık
(US) mülkiyet belgesi
mülkiyet hakkı talebinde bulunmak Verb
mülkiyet iddia etmek Verb
mülkiyet iddiası
itiraz edilemeyecek mülkiyet
ipotekten ari mülkiyet hakkı
sağlam tapu
(US) bir gayrimenkul hakkında dayanaksız olarak yapılan bir hak iddiası veya gayrimenkule konan rehin
ortak mülkiyet
bir şey üzerinde tasarruf hakkına karine teşkil eden durumlar
unvan vermek Verb
mülkiyet hakkı oluşturmak Verb
konsolosluk unvanı
konsolosluk ünvanı
fahrî unvan, nezaketen verilen unvan.
tasarruf senedi
kira akdi anlaşmaları (devredenin devralana devrettiği tasarruf zilyetlik vb hakkının tamlığı , güvencesi
ve devamı için arsa devir ve temlik muamelel
kusurlu hak
bundan dolayı da hukuki geçerliği olmayan sahiplik belgesi
tapuya kayıtlı olmayan
istidlal edilen sahiplik hakkı
bir hak elde etmek Verb
mülkiyet devri Noun, Law
birinin mülkiyet hakkına karşı çıkmak Verb
ihtilaf konusu olan sahiplik hakkı
ihtilaf konusu olan mülkiyet hakkı
tasarruf belgesi
mal senedi
uyur durumda bulunan mülkiyet hakkı
şüpheli mülkiyet
şüpheli sahiplik
daha üstün hukuki istihkak
mülkiyeti gösterir delil
film adı
tam başlık
başlık atmak Verb
mülkiyet hakkı talebini haklı çıkarmak Verb
kanuni mülkiyet
itiraz kabul etmez mülkiyet

bastard title ile ayni anlama gelir. yarı başlık: kitap metninden önce bütün bir sayfaya basılan başlık. Noun
bölüm başlığı. Noun
ilk hak sahibi olmak Verb
şatafatlı unvan
unvanını korumak Verb
ünvanını korumak Verb
bir unvan sahibi olmak Verb
fahri unvan
fahri ünvan
fahri unvan
taliki şartlı mülkiyet
fesih kabiliyeti olmayan mülkiyet hakkı
bir hak tevarüs etmek Verb
mülkiyet araştırması
meslek adı
iş ünvanı
ortak mülkiyet
haklı talep
talep hakkı olmamak Verb
kanuni mülkiyet
kanuni mülkiyet hakkı
kanuni mülkiyet
ivazsız kazanılmış mülkiyet hakkı
menü başlığı Information Technology
mülkiyet hakkına itiraz
meslek adı
resmi unvan
resmi ünvan
ivazlı elde edilen mülkiyet
özgün yapıt
üstün hak
bir arazi veya para ya da senede sahipliğini kanıtlayan belge
bir kişinin
mülkiyet hakkını kanıtlayan belge
üstün hak
tüm ötekilerden önde gelen belge
mülkiyet devri
mülkiyet devri
itiraz kabul etmeyen mülkiyet
zilyedlik hakkı
zilyetlik hakkı
önceki mülk sahibi
mukaddeme
uzun zaman devam eden intifa suretiyle mülkiyet hakkı kesp etme
zamanaşımı ile iktisap edilen mülkiyet hakkı
farazi mülkiyet hakkı
iddia olunan hak
şartlı mülkiyet hakkı
sınırlı mülkiyet hakkı
senetli mülkiyet hakkı
mülkiyetin tescili
mülkiyet hakkına yeniden kavuşmak Verb
mülkiyet hakkını elde etmek Verb
kral unvanı
tescilli sahiplik belgesi
mülkiyet hakkını yenilemek Verb
mülkiyetin muhafazası
mülkiyeti elinde tutmak Verb
mülkiyeti elinde bulundurma
bir malikin bir gayrimenkul üzerindeki son otuz yıl için sahiplik hakkını kanıtlamak için düzenlenen belge
senetli mülkiyet
(her sayfa başında) tekrarlanan başlık.
itiraz kabul etmeyen mülkiyet hakkı
itirazsız mülkiyet
sahibinin rızası olmadan giren ve kira ödemeden bu araziyi 12 yıl boyunca kullanan kişinin oluşturduğu mülkiyet hakkı
şahsi halef
üstün hak iddiası
ödenmemiş vergiden ötürü satılan gayri menkul ile intikal eden mülkiyet hakkı
sigortalanamayan mülkiyet hakkı
normal devir ve ferağ senetleri Noun
normal devir ve ferağ senetleri Noun
bir hakkı zorla ele geçirmek Verb
geçerli mülkiyet hakkı
başlık çubuğu Information Technology
tapu senedi sahibi
tasarruf senedi sahibi
miras yoluyla elde edilen mülkiyet
vekâletnameyle verilen tasarruf hakkı
keşif yoluyla elde edilen mülkiyet hakkı
hibe yoluyla iktisap edilen mülkiyet
fiilen işgal yoluyla tasarruf hakkı
baş rol, piyese adını veren karakter.
ortak mülkiyet
bir televizyon ya da film programında yöneticiler ve sanatçılar listesi
tapu senedi Noun, Law
senet
tapu Noun
mülkiyete gölge düşüren bir husus
hak iddiası sahibi
bir gayri menkulün yasal durumunu saptamak için gayri menkul dosyalarını incelemek amacıyla kurulmuş bir şirket
gayrimenkul mülkiyet garanti sigortası Noun
kenar başlık Noun, Law
gazete adı
bir hesabın adı
giriş hakkı
soyluluk unvanı
soyluluk ünvanı
title ile ayni anlama gelir. başlık sayfası, baş sayfa, kitabın başında kitabın ve yazarın adını,
yayın evini, yayın yer ve yılını belirten sayfa.
baş rol, piyese adını veren karakter.
mülkiyeti koruma
mülkiyet tescili
mülkiyeti elde tutma
baş rol, piyese adını veren karakter.
isim sponsoru Management
...'in mülkiyet hakkı Noun, Law
hisse sertifikası Noun
gayrimenkul mülkiyet hakkı
gayri menkul mülkiyet hakkı
bir kitabın ilk sayfasının sol yanındaki sayfa
şüphe götürmez mülkiyet
şüphe götürmez mülkiyet
tapu senetlerinin emaneti Noun
mülkiyeti başkasına devretmek Verb
tapu senetlerini tetkik etmek Verb
mülk edinmek Verb