utility

English-Turkish Translation

  1. Noun yarar, fayda.
  2. Noun yararlı/faydalı/işe yarar şey.
  3. Noun kamu hizmeti: otobüs, tren, telefon, elektrik, havagazı, su vb.
  4. Noun, Economics insan ihtiyaçlarını tatmin gücü.
  5. Noun çok sayıda insanın mutluluk ve refahı.
  6. Adjective ekonomik yarar için beslenen/ kasaplık (hayvan).
    utility breeds.
  7. Adjective her işe yarayan.
    a utility knife.
    general utility wagon: her işe yarayan araba.
  8. Adjective kullanışlı, süs ve zarafetten ziyade işe yarayacak şekilde yapılmış.
    utility furniture.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Construction of utility projects (NACE code: F42.2)
Hizmet projelerinin inşaatı (NACE kodu: 42.2) Noun, Trades-Professions
Construction of utility projects for electricity and telecommunications (NACE code: F42.2.2)
Elektrik ve telekomünikasyon için hizmet projelerinin inşaatı (NACE kodu: 42.22) Noun, Trades-Professions
Construction of utility projects for fluids (NACE code: F42.2.1)
Akışkanlar için hizmet projelerinin inşaatı (NACE kodu: 42.21) Noun, Trades-Professions
aggregate utility
toplam fayda
cardinal utility
kardinal fayda
degree of utility
yararlılık derecesi
degree of utility
fayda derecesi
degree of utility
yararlık Noun
diminishing marginal utility
azalan marjinal fayda
diminishing utility
azalan fayda
final utility
nihai fayda
form utility
bir navlun şeklini
form utility
yapısını değiştirmekle sağlanan veya artırılan yararlar
lack of utility
verim eksikliği
law of diminishing utility
azalan yarar kanunu (bir malın artan miktarda tüketiminden elde edilen yarar veya tatminle ilgili bir ekonomi yasası
law of diminishing utility
azalan yarar kanunu
law of equal marginal utility
eş marjinal fayda kanunu
marginal utility
marjinal yarar
marginal utility
marjinal fayda
municipality owned utility
belediye kamu hizmetleri Noun
ordinal utility
ordinal fayda
place utility
mekân faydası Noun
public utility
kamu hizmetleri Noun
public utility
kamu hizmeti gören kuruluş
real-estate utility
bir gayri menkulün fayda değeri
real-estate utility
bir gayrimenkulün fayda değeri
subjective utility
şahsi kullanım
total utility
toplam fayda
utility (program)
Yardımcı (program) Information Technology
utility analysis
fayda analizi
utility article
kullanım nesnesi
utility bill
elektrik faturası
utility bonds
kamu hizmetleri menkul değerleri Noun
utility car
ikinci elden otomobil
utility clothes/boots etc.
savaş zamanında hükümetçe tespit edilen kalite ve fiyatta elbise/ayakkabı vb.
utility company
kamu hizmetleri (havagazı , su , elektrik) şirketi
utility department
kamu hizmetleri dairesi
utility easement
mecra irtifak hakkı Noun, Law
utility fund
kamu hizmetleri fonu
utility goods
(Br) basit ihtiyaç maddeleri Noun
utility knife
maket bıçağı Noun
utility knife
falçata Noun
utility line
mecra Noun
utility man
tiyatroda/oyunlarda ufak roller alan kimse.
utility model
faydalı model Noun
utility pole
telefon/elektrik direği.
utility rates
kamu hizmetleri ücret tarifesi
utility room
bakım ve temizlik odası.
utility service
kamu hizmeti servisi
utility share (stock ,)
(Br) US kamu hizmetleri hisse senetleri Noun
utility sound technician
ses teknisyeni Noun, Cinema
utility stock
havagazı gibi kamu hizmetleri sağlayan bir şirketin hisse senetleri Noun
utility stock
elektrik
utility stock
su
utility value
kullanışlılık değeri
appraisal for fixing of utility rates
havagazı
appraisal for fixing of utility rates
su gibi belediye hizmetlerinin ücretlerinin tespiti için değer biçme
appraisal for fixing of utility rates
elektrik
final utility theory
nihai fayda kuramı
integrated public utility system
entegre kamu hizmeti sistemi
marginal utility of money
paranın marjinal faydası Noun
marginal utility theory
marjinal yarar (tüketicinin son biriminden sağladığı yarar) kuramı
public utility charges
belediye hizmetleri harcı
public utility company
gaz , elektrik , su gibi hizmetler sunan limitet şirket
public utility company (corporation ,)
US kamu hizmetleri şirketi
public utility corporation
umumi hizmet müessesesi
public utility rates
kamu hizmetleri (elektrik , su , havagazı gibi) tarifesi
public utility rates
(elektrik , su , havagazı gibi) kamu hizmetleri tarifesi
public utility services
su , havagazı , elektrik gibi belediye hizmetleri Noun
public utility services
havagazı
public utility services
su
public utility services
elektrik gibi belediye hizmetleri Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database