very

  1. korkunç (argo)
  2. sıfatının üstünlük derecesi: pek çok, azamî.
  3. pek çok, pek ziyade, ziyadesiyle, son derece.
    It is a very good idea. Think very carefully.
    very
    high frequency: çok yüksek frekans (3 ilâ 300 MHz).
    very low frequency: çok alçak frekans (10 ilâ 30 KHz).
  4. üstünlük derecesi bildiren sözcükleri kuvvetlendirir:
    the very best thing to be done: yapılacak
    en iyi şey.
    in the very same place as before: aynen evvelki yerde.
    the very latest technique: En son teknik.
  5. tam, hakikî, ta kendisi.
    That is the very item we have been looking for: Bu, aradığımızın ta kendisi.

    He is the veriest idiot who ever lived: Şimdiye kadar yaşamış aptalların daniskasıdır.
    Engineering is the very thing for you: Mühendislik senin için biçilmiş kaftandır.
    This is the very thing for a headache: Bu baş ağrısı için birebirdir.
    this very day: bugünkü gün.
    to the very day : günü gününe.
  6. hattâ, bile.
    The very thought of it is distressing: Onu düşünmek bile üzüntü veriyor.
    5.
    sırf, sadece.
    She wept from the very joy of knowing he was safe: Sırf onun selamette olduğunu öğrenmenin sevinci ile ağladı.
  7. bilfiil, fi'len, tam.
    He was caught in the very act of stealing: Tam çalarken yakalandı.
  8. tıpkısı, aynı.
    This is his very words.
  9. gerçek, hakikî.
    A very fool.
düğüm üstüne düğüm atmak Verb
giyiminde çok titiz olmak Verb
parasını sakınmadan harcamak Verb
üstlerine pek saygılı davranmak Verb
parasını esirgemek Verb
(Sırtındaki gömleğine kadar) herşeyini vermek/feda etmek.
sadece kendisi için yaşamak Verb
pire gibi
çakı gibi
pür hiddet
oturaklı
isabetli
berbat
bombok (kaba)
koca
masmavi
tatsız tuzsuz
özenli
kelepir
gıcır gıcır
tertemiz
ayan beyan
aşikâr bir surette
yanı başında
canciğer
sımsıkı
buz
rekabetin güçlü olduğu piyasa
bumburuşuk
yamru yumru
tıklım tıklım
sıkışık
yamyaş
sihirli
ıpıssız
yaka bir tarafta , paça bir tarafta
evladiyelik
duba gibi (argo)
fıçı gibi
kılcal
isabetli
yamyassı
eğimli
taptaze
çok iyi
pek iyi
yemyeşil
kaskatı
palas pandıras
pür sıhhat
gülle gibi
fırın gibi
hamam gibi
çok önemli şahıs
yalan yanlış
yalan yanlış
tatsız tuzsuz
hevesli
pür neşe
çok naziksiniz
lütfen
koca
çok geç.
ayaklı kütüphane
işaret fişeği
tavşan uykusu
upuzun
alçacık
şivesi bozuk olma
dilin belirgin bir şekilde çalması
sersefil
yamyaş
pek
bir adımlık yer
hemen hemen
neredeyse
heyheyleri üstünde
rasgele
dakik beyefendi
ilik gibi
çarçabuk
ender
kıpkızıl
kıpkırmızı
müteessif
cıva gibi
toparlak
tuzlu
kıskıvrak
mantıklı
biber gibi
kısacık
nefeslik
yabani
ipince
incecik
küçücük
avuç içi kadar
sarp
yapış yapış
mıhsıçtı (argo)
pinti
sapasağlam sapsağlam
okkalı kahve
upuzun
minare gibi
tatsız tuzsuz
zar gibi
ipince
hayalifener
sımsıkı
kıskıvrak
hoşaf gibi (argo)
sıkkın
iğneli fıçı
çok acele
pek mümkün
kaymak gibi
sapsarı
gencecik
hırçın
yüksek yetenekli kimse
kelepir
ifade-i meram etmekten aciz
bir içim su
en kötü durumda
(fiyat) kuruşuna kadar hesaplamak Verb
kötü görünmek Verb
sağlam inşaat olmak Verb
bir şeye benzememek Verb
ihtimam etmek Verb
sıkışmak Verb
çok düzenli olmak Verb
(piyasa) çok durgun olmak Verb
gözünden uyku akmak Verb
(para piyasası) para darlığı içinde olmak Verb
çok memnun olmak Verb
sarplaşmak Verb
iskelete dönmek Verb
göz inin önünde
niteliği gereği
doğası gereği Noun
tam zamanında işe yaramak Verb
(hava) açmak Verb
mali durumu iyi olmak Verb
çok az şeyle yaşamak Verb
tasrih etmek Verb
çivi kesmek Verb
donmak Verb
hararet basmak Verb
baygın düşmek Verb
canı çıkmak Verb
baş üstünde tutmak Verb
her şeyi unutuyorum
karnım çok acıkmak Verb
fiil esnasında
suçüstü
Çok güzel görünüyor.
hızlı ya da enerjik
birini pek etkilememek Verb
çok gerçek delillere dayanarak
sıygaya çekmek Verb
...'in ta kendisi Noun
en son gelişmeler Noun
şimdiden
iğne ipliğe dönmek Verb