weep

  1. Verb ağlamak, gözyaşı dökmek.
    to weep for joy: sevinçten ağlamak.
    to weep bitter tears: acı
    gözyaşları dökmek.
    He wept his dead brother: Ölen kardeşi için ağladı.
    He wept his fate: Kaderine ağladı.
    to weep oneself to sleep: ağlaya ağlaya uyumak/uyuyakalmak.
  2. Verb (su vb.) damlatmak, akıtmak, sızdırmak.
  3. Verb ıslak/rutubetli olmak.
    The basement walls weep.
  4. Verb (sıvı) çıkarmak/ ifraz etmek.
  5. Noun ağlama, ağıt, ağlama nöbeti.
  6. Noun (su vb.) sızdırma, damlatma, çıkarma.
  7. Noun (bkz: lapwing )
sevincinden ağlamak Verb
için için ağlamak Verb
acı gözyaşları dökmek.