parasını vasiyetle bir hastaneye bırakmak
Verb
isteğine karşı, arzusuna rağmen, istemediği halde, istemeye istemeye.
I did it against my will:
İstemeyerek/istemeye istemeye yaptım.
keyfine göre, canı nasıl isterse.
birine kendi iradesine boyun eğdirmek
Verb
kendi iradesini başkasına zorla kabul ettirmek
Verb
iradesini beyan etmek
Verb
iradesini beyan etmek
Verb
birine vasiyetinde bir şey vermek
Verb
birine vasiyetinde birşey vermek
Verb
vasiyetnamesinde birine 200,000 dolar bırakmak
Verb
birini vasiyetnamesine dahil etmek
Verb
en azından bir milyon eder
vasiyetnamesini yazmak
Verb
birini vasiyetnamesine almak
Verb
birini vasiyetname sine almak
Verb
vasiyetnamesine birini almak
Verb
kimsenin ruhu duymaz, kim kime dum duma.
imzasını bir vasiyetnameye atmak
Verb
birini vasiyetinde düşünmek
Verb
birini vasiyetnamesinde unutmamak
Verb
malıni mülkünü vasiyetle bırakmak
Verb
malını mülkünü vasiyetle bırakmak
Verb
emlakini temlik etmek
Verb
vasiyetnamesini yazmak
Verb