1. karşılıklı ilişki kurmak/sağlamak, ilgisini bulmak/belirtmek, aralarında uygunluk sağlamak.
    It is
    interesting to correlate the history of the 19th century with its litterature.
  2. ilgili olmak, ilişkisi/bağı bulunmak.
    The results of the two tests correlate to a high degree.
  3. ilgili, münasebettar, (aralarında) ilişki/bağ/rabıta olan (nesnelerden herbiri).
    Smoking and lung diseases are correlates.
çalışma saatlerini birbirine intibak ettirmek Fiil