birinin sırası geldi (ceza, zahmetli bir iş vb. de).
His number is up: Sıra şimdi onun/yandı/mahvoldu.
It's been long time: Uzun zaman geçti. It's rained: Yağmur yağdı.
elindeki parayla idare etmek Fiil
varıni yoğunu sarfetmek Fiil
'in kısaltılmışı:
That's got nothing to do with it: Onun bu işle ilgisi yok.
işbu tüzüğü kabul etmiştir
aşağıdaki gibi anlaşmıştır
eski etkinliğini yitirmiş kişi ya da şey
politik kariyeri tükenmiş politikacı
sürekli kalıcı
aşağıdaki gibi karar vermiştir
(a)
has/have yerine dolaysız öznelerle veya soru tümcelerinde kullanılır:
She's got a new hat:
Onun yeni bir şapkası var.
Have you got the tickets? Biletler sende mi/Biletleri aldın mı?
I've got a car. (b) zorunluk bildiren veya vurgulu tümcelerde
has/have yerine kullanılır:
I have got to go home right away: Derhal eve gitmeliyim.
He's got to see a doctor right away: Derhal bir doktora görünmesi gerekir.
taşaklı (kaba)
Kaderin önüne geçilmez. Sıfat
(Ne kadar kötü olursa olsun) her işte bir hayır vardır.
Her işte bir hayır vardır.
talih bir gün herkese güler/herkesin bir şans günü vardır.
hevesinıalmak Fiil
çalışmaktan nefret eder
kendisine bir iş teklif edildi
Yine her zamanki marifetini yaptı.
kirayı almaya geldi
yokluğu fark ediliyordu
ayağı alçı da
had hudut bilmez
göz imden düştü
tahmine göre
öğüdüme kimse kulak asmadı
görmüş geçirmiş/ feleğin çemberinden geçmiş.
jeton düştü (anlaşıldı
ekmediğini biçmek Fiil
ekmediğini biçmek Fiil
söylentilere göre
pepe pepeme
salahiyetli salahiyettar
tövbekâr
fransızca iyi bir temeli var
mülk üzerindeki bütün haklarından feragat etti
gözünde büyümek Fiil
ders saatleri yüklü
Bir işim çıktı.
ceremesini çekmek Fiil
uzun zamandır gereksinimi duyulan bir şeyi sağlamak Fiil
O kedi yine marifetini göstermiş.
olumlu taraf kazandı
senedin vadesi on beş gün sonra geliyor
Fırsat elden gitti.
fiyatlar en düşük düzeye indi
ekmek bayatlamış
ekmek bayatladı
bakanlar kurulu istifa etti
kontratın bitmesine daha üç yıl var
Ok yaydan çıktı.
frank diğer paralara oranla değer kazandı
sessiz sedasız gömüldü
ev güneye bakmak yor
katilin adı açıklandı
çok şükür, nihayet anlayabildin!
sigorta atmak Fiil
ceketin kolları yenmiş
bu dükkânın çeşitleri zengin
ortalık yatışınca, kavga/gürültü sona erince.
feleğin çemberinden geçmiş
Söylenenlere bakılırsa, ...
Duyduğum kadarıyla ...
Denilene göre, ...
Diyorlar ki ...
Rivayete göre ...
  1. proper
  2. belonging to
  3. special to
  4. royal
  5. pure
  6. of the best quality
  7. large feudal holding
  8. refined
  9. appropriate
  10. special
  11. particular
  12. peculiar to
  13. specific
specific
fine gold
proper value
pure silk İsim, Tekstil Sanayii
common grey-mullet İsim, Zooloji
specific identification
specificity İsim

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Bir şeye veya bir kimseye âit ... ona mahsus olan, özgü
  2. Dal veya ... yonga, çöp
  3. Kışkırtma, teşvik etme