jews -> jew

Yahudi.
İsrailli.
eski İsrail krallığı teb'ası.
Jew down: Yahudi pazarlığı yapmak, çekişe çekişe pazarlık yapmak, fiyatı indirtmek, pazarlığı kendi lehine sonuçlandırmak.
kazıklamak, kazık atmak, alışverişte aldatmak.

conservative Jew

Muhafazakâr Yahudi: Musevilik ilke ve törelerini kısmen zamana uydurarak koruyan Yahudi.

oriental jew

Ortadoğu ya da Kuzey Afrika kökenli İsrailli yahudi

wandering Jew

(a) yurtsuz Yahudi: Hazreti İsa'ya hakaret ettiği için ilelebet avare dolaşmaya mahkûm edilen Yahudi,

(b)
bot.
Wandering-jew şeklinde de yazılır. telgraf çiçeği
(Tradescantia fluminensis, Zebrina pendula).

Jew's-harp

ağız tamburası: lir şeklindeki madenî çerçevesi dişler arasına sıkıştırılarak madenî dili parmaklarla çalınan bir çalgı. İsim

rich as a jew (croesus ,)

Br Yahudi gibi (Karun gibi , Br) zengin

Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.

İngilizce-Türkçe