1. önceleri, önceden, evvelce, evvelden, şimdiye kadar, daha önce, eskiden.
    I had not met him previously.
eski hükümlü
önceden mahkûmiyet giymiş
sabıkası olmak Fiil
eski ticari marka
önceden sözü edildiği gibi
daha önce adı hiç gündeme gelmeyen Sıfat