1. İsim tiksinme, tiksinti, iğrenme, nefret. She turned away from the dirty food in revulsion. He was filled
    with a violent revulsion against such cruelty.
  2. İsim (duygularda/zevklerde vb.) ânî ve şiddetli değişiklik.
    There has been a revulsion of public feeling
    in favor of punishment by hanging: Kamuoyunda idam cezası lehinde ânî bir değişme oldu.
  3. İsim, Tıp hastalığın bedenin bir kısmından başka bir kısmına geçmesi.
  4. İsim geri çek(il)me, uzaklaş(tır)ma.
kamu duygularında ani ve kuvvetli değişiklik