1. kısa çıkıntı.
  2. çotuk, kesilmiş ağacın yerde kalan kısmı, kök, kütük.
  3. mum dibi, sigara izmariti, kısalmış kurşun kalem.
  4. dip koçanı.
  5. biletin kontrol için yırtılıp alınan parçası.
  6. küt uçlu şey.
  7. (kazara ayağı bir şeye) takılmak/çarpmak.
    I stubbed my toe on the step.
  8. kökleri sökmek, köklerden temizlemek.
  9. kökünü çıkarmak, kökten sökmek.
    stub up a root: bir kökü sökmek.
  10. bodur, güdük, küt.
ağzı yanmak Fiil
çek koçanı
egzos rakoru
maaş bordrosu İsim, İstihdam
maaş bordrosu İsim, İstihdam
maaş bordrosu İsim, İstihdam
saplama kablo Bilgi Teknolojileri
delinmiş kart
(sigaranın ucunu) tablaya bastırarak söndürmek.