courier

English-Turkish Translation

  1. Noun (özel) ulak, haberci, kurye, elçilik postasını taşıyan ve diplomatik dokunulmazlığı olan memur.
  2. Noun seyahat işlerini düzenleyen ücretli memur.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

Other postal and courier activities (NACE code: H53.2)
Diğer posta ve kurye faaliyetleri (NACE kodu: 53.2) Noun, Trades-Professions
Other postal and courier activities (NACE code: H53.2.0)
Diğer posta ve kurye faaliyetleri (NACE kodu: 53.20) Noun, Trades-Professions
Postal and courier activities (NACE code: H53)
Posta ve kurye faaliyetleri (NACE kodu: 53) Noun, Trades-Professions
advance courier
öncü
being an advance courier
öncülük
cash courier
nakit kurye Noun, Criminal Law
diplomatic courier
diplomatik kurye
diplomatic courier
kurye
intelligence courier
gizli servis kuryesi
courier handling
kurye evrakı muamelesine tabi tutmak Verb
courier route
kurye güzergâhı
English-Turkish phrases from Zargan's own database