estate

English-Turkish Translation

  1. Noun, Law mal varlığı
  2. Noun, Law tereke
  3. Noun, Law malvarlığı
  4. mülk, emlâk, malikâne, konak, arazi, arsa.
    to have an estate in the country.
  5. Law (a) mal ve mülk, (b) malikin hukukî durumu, (c) bir arazi üzerinde bir kimsenin hissesi/hakkı, (d) miras kalan mal/mülk.
  6. site, yeni inşa edilen mahalle.
    industrial estate: sanayi sitesi.
  7. durum, hal, vaziyet, hayatın belirli bir dönemi/evresi.
    to attain to man's estate: erginlik çağına
    gelmek, rüşte erişmek.
    Join together in the holy estate of matrimony: evlenmek.
  8. (bellibaşlı toplumsal/politik) grup/sınıf/tabaka.
  9. refah, mevki, sosyal durum, toplumsal orun, içtimaî mevki.
    of high/low estate: içtimaî mevkii yüksek/aşağı.
  10. debdebe, ihtişam, tantana, azamet.
  11. (a) servet, zenginlik, itibar, yüksek mevki/mertebe, (b) mülk edinmek, malikâne kurmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

bequeath someone . the whole of one's estate
birine mâmelekinin tümünü vasiyet etmek Verb
bequeath to someone the whole of one's estate
birine mülkünün tümünü vasiyette bulunmak Verb
Buying and selling of own real estate (NACE code: L68.1)
Kendine ait gayrimenkulun alınıp satılması (NACE kodu: 68.1) Noun, Trades-Professions
Buying and selling of own real estate (NACE code: L68.1.0)
Kendine ait gayrimenkulun alınıp satılması (NACE kodu: 68.10) Noun, Trades-Professions
Convention Concerning the International Administration of the Estates of Deceased Persons
Ölen Kişilerin Mallarının Uluslararası Yönetimine İlişkin Sözleşme Noun, International Law
Convention on the Law Applicable to Succession to the Estates of Deceased Persons
Ölen Kişilerin Malvarlıklarının Mirasçılarına İntikaline Uygulanacak Hukuka Dair Sözleşme Noun, International Law
deed one's estate
mülkünü temlik etmek Verb
deed one's estate
mülkünü devretmek Verb
deliver over an estate to one's son
bir mülkü oğluna devretmek Verb
have entire disposal of one's estate
kendi mameleki üzerinde tam tasarruf hakkına sahip olmak Verb
invest one's money in real estate
parasını emlake yatırmak Verb
lay out one's estate for sale in lots
arsasını parselleyerek satmak Verb
make over one's estate
mülkünü devir ve temlik etmek Verb
make over one's estate
bütün servetini vakfetmek Verb
Management of real estate on a fee or contract basis (NACE code: L68.3.2)
Bir ücret veya sözleşme temeline dayalı olarak gayrimenkulun yönetilmesi (NACE kodu: 68.32) Noun, Trades-Professions
Real estate activities (NACE code: L)
Gayrimenkul faaliyetleri (NACE kodu: L) Noun, Trades-Professions
Real estate activities (NACE code: L68)
Gayrimenkul faaliyetleri (NACE kodu: 68) Noun, Trades-Professions
Real estate activities on a fee or contract basis (NACE code: L68.3)
Bir ücret veya sözleşme temeline dayalı olan gayrimenkul faaliyetleri (NACE kodu: 68.3) Noun, Trades-Professions
Real estate agencies (NACE code: L68.3.1)
Gayrimenkul acenteleri (NACE kodu: 68.31) Noun, Trades-Professions
Renting and operating of own or leased real estate (NACE code: L68.2)
Kendine ait veya kiralanan gayrimenkulun kiraya verilmesi veya işletilmesi (NACE kodu: 68.2) Noun, Trades-Professions
Renting and operating of own or leased real estate (NACE code: L68.2.0)
Kendine ait veya kiralanan gayrimenkulun kiraya verilmesi veya işletilmesi (NACE kodu: 68.20) Noun, Trades-Professions
settle part of one's estate on one's son
mirasının bir kısmını oğlunun üstüne yapmak Verb
settle part of one's estate on one's son
hayatında
sign away one's interest in an estate
emlakteki bir hakkını devretmek Verb
spend one's estate in gaming
servetini kumarda yemek Verb
squander one's estate
malını mülkünü har vurup harman savurmak Verb
waive one's claim to the estate
bir mülk üzerindeki haktan feragat etmek Verb
absolute estate
mirasçılarına kalan mülk
absolute estate
hâkimiyeti ve tasarruf hakkı olan ve ölünce
absolute estate
vaktinden önce feshedilemeyen yararlanma hakkı
absolute estate
aksine vasiyet bulunmuyorsa
absolute estate
malikinin mülk üzerinde tam
absolute estate
kayıtsız şartsız kontrolü
adjoining estate
bitişik emlak
affected estate
ipotekli gayri menkul
aggregate estate
terekenin bütünü
agricultural estate
tarım arazisi
ancestral estate
miras kalan gayrimenkul
bankrupt estate
müflisin iflas masasına giren malları ve diğer varlıkları Noun
bankrupt estate
müflisin iflas masasına giren malları Noun
beneficial estate
beklenen haklar
burdened estate
ipotekli mülk
burdened estate
ipotekli gayrimenkul
burdened estate
ipotekli gayri menkul
clear estate
üzerinde ipotek gibi herhangi bir hak tesis edilmemiş gayri menkul
clear estate
üzerinde herhangi bir hak tesis edilmemiş gayrimenkul
clear estate
ipoteksiz emlak
communal estate
belediye arazisi
community estate
belediyeye ait emlak
conditional estate
infisahı şarta bağlı yararlanma hakkı
conditional estate
şartlı mülkiyet
contingent estate
belirli bir olayın gerçekleşmesinde intikal edecek yararlanma hakkı
corporate estate
(US) şirket malvarlığı
corporate estate
şirketin mal varlığı
council estate
bahçeli evler
council estate
(Br) sosyal konutlar
council estate
iskân mahallesi
country estate
malikâne
country estate
çift çubuk
country estate
kırsal bölgedeki arsa
country estate
emlak
country estate
gayri menkuller
crown estate
krallık arazisi Noun
customary estate
yerel örf ve âdetlere uygun olarak yer alan yararlanma hakkı
deficient estate
verimsiz emlak
determinable estate
belirli bir olayın gerçekleşmesi anında sona eren yararlanma hakkı
effected estate
ipotekli gayrimenkul
embarrassed estate
çok ipotekli emlak
encumbered estate
ipotekli mülk
encumbered estate
ipotekli emlak
entailed estate
tevliyet
entailed estate
meşruta
equitable estate
hukuken mülkiyet olmamakla birlikte bir mülk veya mamelekten mülkiyet gibi yararlanma olanağı veren hukuki durum
equitable estate
(US) hukuken mülkiyet olmamakla birlikte bir mülk veya mamelekten mülkiyeti gibi yararlanma olanağı veren hukuki durum
executed estate
gayrimenkul üzerindeki hak
executed estate
kullanılan gayri menkul üzerindeki hak
executory estate
taliki şartlı gayri menkul
expectant estate
beklenen miras
expected estate
beklenmek en miras
family estate
aile emlaki
fast estate
gayri menkul
fast estate
gayri menkuller
free estate
veraset vergisiz servet
freehold estate
sınırlamasız gayrimenkul mülkiyet
freehold estate
sınırlamasız gayri menkul mülkiyeti
future estate
gelecekteki mülkiyet hakkı
future estate
gelecekte edinilecek emlak
general estate
toplam malvarlığı
gross estate
brüt miras
heritable estate
tevarüs edilebilir tereke
high estate
bahçeli evler
housing estate
site
immovable estate
emlak
immovable estate
akarat
immovable estate
gayri menkul
individual estate
şahsi mal mülk
industrial estate
sanayi alanı
industrial estate
sanayii alanı
insolvent estate
borca batan tereke
insolvent estate
aşırı borçlu tereke
insolvent estate
terekenin aciz durumu
insolvent estate
iflas masası
insolvent estate
terekenin acizlik durumu
joint estate
iştirak halinde mülkiyetli gayri menkul
joint estate
ortak mal varlığı
joint estate
iştirak halinde mülkiyetli gayrimenkul
land estate
emlak
landed estate
mülk
landed estate
emlak
landed estate
gayri menkul
large estate
büyük emlak
leasehold estate
kiralanan gayri menkul
leasehold estate
tapuya ayni hak olarak tescil olunan kira münasebeti
leasehold estate
irsi hâsılat icarı
leasehold estate
muayyen müddetli veya muvakkat ayni hak
legal estate
herkese karşı (mutlak olarak) geçerli bir yararlanma hakkı
low estate
içtimai mevkii aşağı olma
mixed estate
(US) 99 yıllık irsi hâsılat icarı
mortgaged estate
ipotekli gayrimenkul
mortgaged estate
ipotekli gayri menkul
movable estate
menkul mal
movable estate
menkul servet
national estate
milli emlak
net estate
muayyen mal vasiyeti ödendikten sonra kalan net miras
net estate
vasiyet olunan mal çıkarıldıktan sonra kalan net miras
original estate
asli mülkiyet hakkı
particular estate
ömür boyu intifa hakkı
present estate
şimdiki servet
qualified estate
feshedilebilir intifa hakkı
residential estate
konut
residuary estate
(Br) mal bölümünden sonra açıkta kalan mülk
residuary estate
bütün borçlar ödendikten sonra geri kalan tereke
reversion estate
eski sahibine intikal eden mülk
royal estate
(Br) Krallık emlaki
royal estate
(Br) devlet mülkü
rubber estate
kauçuk ağacı çiftliği
several estate
münferit mülkiyet
solvent estate
borcu ödenen tereke
suburban estate
banliyödeki gayri menkul
suburban estate
banliyödeki gayrimenkul
surplus estate
tereke fazlası
tail estate
belli bir mirasçı grubuna ya da belli mirasçılara hasredilen servet
taxable estate
vergiye tabi tereke
taxable estate
vergiye tabi servet
timber estate
kerestesinden yararlanılan mülk
total estate
toplam tereke
trust estate
vakıf emlaki
trust estate
vakıf kfı serveti
trust estate
vakıf kfı varlığı
undivided estate
bölünmemiş tereke
unencumbered estate
ipoteksiz gayri menkul
vacant estate
sahipsiz tereke
vacant estate
sahipsiz emlak
vested estate
bir şahısta tespit edilen yararlanma hakkı
estate accounting
tereke hesapları Noun
estate adviser
emlak danışmanı
estate affairs
tereke işleri Noun
estate assets
tereke
estate assets
mal
estate car
steyşın
estate car
(Br) steyşın vagon
estate clause
ferağ senetlerine dercedilen temlik şartı
estate duty
intikal vergisi
estate duty
veraset vergisi
estate duty
emlak vergisi
estate income
mülk geliri
estate income
(Br) arazi ve orman geliri
estate inventory
tereke envanteri
estate investment
emlak yatırımı
estate manager
kiraları toplamak Verb
estate manager
çiftlik ve evlerini kiraya vermek Verb
estate manager
evi kârlı biçimde değerlendirmek için istihdam edilen kimse
estate manager
emlak komisyoncusu
estate manager
hesapları tutmak ve araziyi
estate manager
büyük arazi sahibi tarafından
estate market
emlak borsası
estate market
emlak bürosu Noun
estate out
kiralamak Verb
estate out
iltizama vermek Verb
estate owner
emlak sahibi
estate planning
terekeyi düzenleme planı
estate property
mal mülk
estate register
emlak sicili
estate tax
veraset ve intikal vergisi
estate tax
(US) veraset vergisi
intestate estate
bir vasiyetname ile tasarrufu öngörülmemiş tereke
intestate estate
vasiyet konusu olmayan tereke
testate estate
vasiyetname yle bırakılan miras
testate estate
vasiyetnameyle bırakılan miras
English-Turkish phrases from Zargan's own database