momentum

  1. Noun (hareket ettiren) kuvvet, hız, hareket hızı, sürükleyici güç, itme, itiş, şiddet.
    As the rock rolled
    down the mountainside, it gathered momentum: Dağın yamacından yuvarlanan kaya gittikçe hızlandı.
    The national struggle for independence is gaining momentum every day: Millî bağımsızlık mücadelesi gittikçe kuvvetleniyor/güç kazanıyor.
  2. Noun, Physics devinirlik, momentum: dönen bir cismin kütlesi ile hızının çarpımı.
  3. Adjective, Philosophy (bkz: moment ) (6).
açısal momentum Noun, Physics
hızlanmak Verb
özel şartların hüküm sürdüğü yerlerdeki sanayilerin
söz konusu şartlar kalktıktan sonra önem bakımından büyümeye devam etmesi
satış cirosu Noun
  1. momentum
angular momentum Noun, Physics