personal

English-Turkish Translation

  1. kişisel, şahsî, zatî, kişiye özel, zata mahsus, şahsa ait.
    my personal opinion is that: kişisel
    görüşüme/şahsî fikrime göre …
    I have no personal knowledge of this: Bu hususta şahsen bir bilgim yok.
  2. özel, hususî.
    a personal favor.
  3. bireysel, ferdî.
  4. şahsa yönelik, şahsiyeti küçük düşürücü.
    personal remarks: şahsa yönelik/küçük düşürücü sözler.

    Don't let's get personal: Şahsiyata girmiyelim.
    Don't be too personal: Şahsiyatı bırak.
  5. bizzat hazır bulunulan/yapılan vb.
    a personal conference.
  6. Grammar kişi+, şahıs+.
    personal pronoun: kişi adılı/şahıs zamiri.
  7. Law şahsî (eşya), menkul (mallar).
    personal effects =
    personal property: özel/şahsî/zatî eşya.

    personal estate: şahsî mal.
  8. (gazetede) (a) belli şahıs hakkında çıkan kısa yazı, (b) şahsî ilân, küçük ilân.
    personal column:
    küçük/özel ilânlar sütunu.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

divert to one's personal use
kendi kişisel yararına çevirmek Verb
give one's own personal views
kendi görüşlerini belirtmek Verb
in one's personal capacity
kişisel yetkisiyle, kişisel yetkisine dayanarak
in one's personal capacity
şahsi yetkisiyle
in one's personal capacity
resen
one's personal needs
kişinin şahsi ihtiyaçları Noun
Other personal service activities (NACE code: S96)
Diğer hizmet faaliyetleri (NACE kodu: 96) Noun, Trades-Professions
Other personal service activities (NACE code: S96.0)
Diğer hizmet faaliyetleri (NACE kodu: 96.0) Noun, Trades-Professions
Other personal service activities n.e.c. (NACE code: S96.0.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer hizmet faaliyetleri (NACE kodu: 96.09) Noun, Trades-Professions
personal belongings
özel eşyalar Noun
Personal Data Protection Authority
Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) Noun, Organizations
Personal Data Protection Board
Kişisel Verileri Koruma Kurulu (KVKK) Noun, Organizations
personal offense
kişisel suç Noun, Law
put one's personal stamp on a company
bir şirkete kendi damgasını basmak Verb
Renting and leasing of other personal and household goods (NACE code: N77.2.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer kişisel ve ev eşyalarının kiralanması ve leasingi (NACE kodu: 77.29) Noun, Trades-Professions
Renting and leasing of personal and household goods (NACE code: N77.2)
Kişisel eşyaların ve ev eşyalarının kiralanması ve leasingi (NACE kodu: 77.2) Noun, Trades-Professions
Repair of computers and personal and household goods (NACE code: S95)
Bilgisayarların, kişisel eşyaların ve ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95) Noun, Trades-Professions
Repair of other personal and household goods (NACE code: S95.2.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer kişisel eşyaların ve ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95.29) Noun, Trades-Professions
Repair of personal and household goods (NACE code: S95.2)
Kişisel eşyalar ile ev eşyalarının onarımı (NACE kodu: 95.2) Noun, Trades-Professions
things personal
şahså eşya
personal account
borçlu ve alacaklıların şahsi ya da firma adlarıyla tutulan büyük defter hesapları Noun
personal account
özel hesap
personal account
şahsi hesap
personal account
kişisel hesap
personal account
borçluların ve alacaklıların şahsi ya da şirket adına tutulan büyük defter hesapları Noun
personal accounting
özel muhasebe kaydı tutma
personal action
şahsi ilişkilerle ilgili bir anlaşmazlıktan doğan dava
personal action
kişisel ilişkilere ya da taşınan eşyaya ait bir anlaşmazlıktan doğan dava
personal action
şahsi ilişkilere ya da menkul eşyaya ait bir anlaşmazlıktan doğan dava
personal acuse
kişisel ilişkilere ya da taşınan eşyaya ait bir anlaşmazlıktan doğan dava
personal allowance
vergi mükellefiyetine tabi olmayan ve zamanla değiştirilen gelir tutarı
personal allowance
(Br) gelir vergisi mükelleflerinin
personal allowance
kişilerin üzerinden vergi vermeye yükümlü olmadıkları gelirleri Noun
personal allowance
şahsi tahsisat
personal allowance
ödenek
personal announcement
aile ilanı
personal announcement
davetiye
personal approach
şahsi yaklaşım
personal approach
şahsi yaklaşma
personal asset
kişisel kullanım için elde tutulan aktif değer
personal belongings
kişisel eşyalar Noun
personal benefit
şahsi menfaat
personal best
kendi rekoru Noun
personal bias
kişisel önyargı
personal borrower
özel müşteri
personal business
özel iş
personal business
şahsi iş
personal call
şahsen ziyaret
personal call
(Br) ihbarlı telefon çağrısı
personal card
kartvizit
personal character
şahsi karakter
personal characteristic
kişisel özellik
personal characteristics
şahsi özellikler Noun
personal characteristics
kişisel özellikler Noun
personal cheque
şahsi çek
personal column
özel ilanlar sütunu
personal confidence
kişisel güven
personal confidence
kendine güven
personal consumption
kişisel tüketim
personal contract
menkul eşya ile ilgili akit
personal contract
taraflardan biri veya her ikisi tarafından şahsen ifası gereken edimleri içeren akit
personal covenant
mirasçılara intikal etmeyen veya şahsen ifası gereken akit
personal covenant
mirasçılara intikal etmeyen veya şahsen ifayı gerektiren akit
personal covenant
bizzat borçlu tarafından ifayı gerektiren akit
personal credit
şahsi kredi
personal damage
şahsa ika olunan zarar
personal defense
şahsi savunma
personal demand
şahsi talep
personal development
kişisel gelişim Noun, Human Resources
personal earnings
şahsi kazançlar Noun
personal effects
zati eşya
personal exemption
şahsi vergi muafiyeti
personal exemption
(vergi , US) şahsi vergi muafiyeti
personal expense
(işçi) alet edevat ve iş giysisi masrafları Noun
personal explanation
(parlamento) şahsen açıklama
personal exports
(Br) şahsi eşya ihracı
personal exports
şahsi eşya ihracı
personal favour
şahsi lütuf
personal files
şahsa ait dosyalar Noun
personal floater
(Br) özel yolculuk eden kimsenin eşyalarının sigortası Noun
personal history
hal tercümesi
personal history
kişisel tarihçe
personal income
kişisel gelir
personal injuries
şahsın uğradığı zarar
personal injury
bedeni zarar
personal injury
yaralanma
personal injury
şahsi zarar
personal injury
beden yarası
personal insurance
şahıs sigortası Noun
personal interest
kişisel çıkar Noun
personal interests
şahsi menfaat
personal interview
sözlü sorgulama
personal judgment
şahsi hüküm Noun
personal judgment
şahsi yargı
personal knowledge
insanın bizzat kendinin öğrenmiş olduğu bilgi
personal knowledge
şahsi bilgi
personal knowledge
insanın bizzat kendisinin öğrenmiş olduğu bilgi
personal law
dokunulmazlık kanunu
personal law
şahsı takip eden kanun
personal ledger
şahsi hesap defteri
personal letter
şahsa özel mektup
personal liability
şahsi sorumluluk
personal liability
şahsi mesuliyet
personal liberty
şahsi hürriyet (hareket veya yer değiştirme hürriyeti
personal loan
bireysel kredi Noun, Banking
personal loan
şahsi borç
personal loan
ihtiyaç kredisi Noun, Banking
personal loan
şahsi kredi (bir banka tarafından bir özel kişiye verilen kredi
personal management
personel yönetimi
personal matter
şahsi mesele
personal matter
kişisel sorun
personal matters
şahsiyet
personal opinion
şahsi düşünce
personal organizer
notların vs kaydedildiği
personal organizer
ajanda biçiminde sayfaları çıkartılabilir ve takılabilir defter
personal organizer
önemli adres ve telefonların
personal particulars
kişi hakında ayrıntılı bilgi
personal policy
personel politikası Noun
personal privilege
şahsi dokunulmazlık
personal progress
kişisel gelişme
personal pronoun
şahıs zamiri
personal pronoun
kişi zamiri
personal property
kişisel mülk
personal property
şahsi menkul eşya
personal property
şahsi para
personal property
menkul eşya veya bir menkul eşya üzerinde haiz olunan hak
personal property
şahsi mülk
personal qualifications
şahsi nitelikler Noun
personal qualifications
şahsi meziyetler Noun
personal qualifications
şahsi ehliyetler Noun
personal record
biyografi
personal record
şahsi kayıt
personal record
şahsi sicil
personal relations
şahsi ilişkiler Noun
personal relief
(Br) şahsa ait vergi indirimi
personal remarks
başkası hakkında kötü şahsi sözler Noun
personal representative
vasiyetnameyi uygulayan kişi
personal representative
vekil
personal requirements
şahsi ihtiyaçlar Noun
personal right
şahsi hak Noun, Law
personal right
kişilik hakkı Noun, Law
personal rights
kişilik hakları Noun, Law
personal risk
kişisel risk
personal safety
kişisel güvenlik Noun, Occupational Safety
personal sales
kişisel satışlar Noun
personal sales
kişisel satışlar (olası müşterilerle yüz yüze görüşülerek , telefon edilerek , mektup yazılarak gerçekleştirilen satışlar Noun
personal salesmanship
şahsi satıcılık sanatı
personal saving
kişisel tasarruf (kişisel tüketim harcamalarıyla kullanılabilir kişisel gelir arasındaki fark
personal saving
kişisel tasarruf
personal search
üst baş araması
personal securities
hamiline yazılı kıymetli kâğıtlar Noun
personal security
şahsi güvenlik
personal security
kişisel güvence
personal security
şahsi teminat
personal security
kişisel güvenlik
personal selling
telefon gibi yollarla doğrudan temas kurarak yapılan satış
personal selling
ziyaret
personal selling
kişisel temas kurularak yapılan satış
personal selling
kendi gayreti ile yapılan satış
personal selling
müşteri ile şahsi konuşma
personal service
şahsa tebliğ
personal service
(müzekkere) şahsın eline vererek tebliğ etmek Verb
personal servitude
kısılmış şahsi irtifak hakkı
personal servitude
şahsi irtifak
personal servitude
kısılmış şahsi irtibat hakkı
personal share
isme yazılı hisse senedi
personal share
şirket hisse kayıt defterinde
personal share
hissedarın adı ile kaydedilmiş hisse senedi
personal sovereignty
şahsi hâkimiyet
personal spending
şahsi harcama
personal statutes
şahsı takip eden kanunlar Noun
personal stereo
volkmen
personal stereo
küçük radyo ve kasetçalar
personal style
şahsi hayat tarzı
personal surety
kişisel garanti
personal surety
şahsi kefalet
personal surety
kişisel garanti ya da kefil
personal tax
şahsi vergi
personal tax
menkul eşyaya yüklenen vergi
personal tax
şahsa yüklenen vergi
personal taxation
(US) şahsi gelir vergilendirilmesi
personal taxation
şahsi gelir vergilendirilmesi
personal titles
şahsa verilen ondalık komisyon
personal tort
şahsın haksız fiili
personal use
(kira) şahsi kullanım
personal use
kişisel kullanım
personal use
şahsı için kullanma
personal warranty
şahsi garanti
personal wealth
şahsi malvarlığı Noun, Economics
personal wealth
kişisel sevet Noun, Economics
personal wealth
kişisel malvarlığı Noun, Economics
personal wealth
şahsi servet Noun, Economics
English-Turkish phrases from Zargan's own database