transition

English-Turkish Translation

  1. Noun (bir durumdan/halden/konudan/fikirden vb. ötekine) geçiş, geçme, intikal, istihale.
    the transition
    from a monarchy to a democracy: tekerk yönetiminden/mutlakiyetten demokrasiye geçiş.
    transition period: geçiş süresi/dönemi.
    transition stage: geçiş aşaması.
  2. Noun, Music kiplenim: bir makamdan ötekine geçiş.
  3. Noun (piyes, roman vb.) bir sahneden/olaydan ötekine geçiş.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

transitional object
geçiş nesnesi Noun, Psychoanalysis
transitional space
geçiş alanı Noun, Psychoanalysis
be in a state of transition
geçiş döneminde olmak Verb
period of transition
geçiş süreci Noun
period of transition
geçiş dönemi Noun
process of transition
geçiş süreci Noun
undergo a transition
bir geçiş döneminden geçmek Verb
transition elements
geçiş öğeleri.
transition time: geçiş süresi.
transition from school or training to work
okuldan veya eğitimden çalışmaya geçiş (Kaynak: CEDEFOP) Noun, Education-Training
transition metal
geçiş metali Noun, Chemistry
transition period
geçiş dönemi Noun
transition period
geçiş süreci Noun
transition period
intikal devresi
transition piece
ara parça
transition process
geçiş süreci Noun
transition process
geçiş süreci Noun
transition time
(radyo ve televiyonda) yayın dönemleri arasındaki zaman
South Transition Council
GGK Proper Name, Organizations
English-Turkish phrases from Zargan's own database