yuruyus

Turkish-English Phrases

(askerlik) yürüyüş düzeni
walking orders
(askerlik) yürüyüş emri
route order
(askerlik) yürüyüş emri almak
to get the route Verb
ağır ağır yürüyüş
saunter
ağır ve zor yürüyüş
slog
askerlikte tam teçhizatla yürüyüş cezası
pack drill
ay da yürüyüş
moon walk
ayda yürüyüş
moon walk
badi badi yürüyüş
waddle
çalımlı yürüyüş
strut
cebri yürüyüş
forced march
duruş ve yürüyüş biçimi
deportment Noun
engebeli arazide uzun yürüyüş yapmak
to hike Verb
epey uzun bir yürüyüş
quite a walk
geri yürüyüş
countermarch
kapalı yürüyüş kolu
close column
kapalı yürüyüş kolu
closed column
panayırda makine ile hareket ettirilen yürüyüş yolu
cakewalk
rahvan yürüyüş
pace
serbest yürüyüş
light marching order
sessiz yürüyüş
silent march
sıra halinde yürüyüş
defile
sıradan yürüyüş hipotezi
random walks hypothesis
sokak yürüyüş giysisi
walking dress
uzun ve çetin yürüyüş
hike
uzun ve zahmetli yürüyüş
trudge
uzun yürüyüş
tramp
Uzun Yürüyüş
the Long March Noun, Politics-Intl. Relations
yaya olarak yapılan uzun ve zahmetli yürüyüş
trek
yürüyüş
walk
yürüyüş
pace
yürüyüş
march
yürüyüş
tread
yürüyüş
no parade
yürüyüş
footpace
yürüyüş
walking
yürüyüş ayakkabısı
walking boot
yürüyüş düzen inde
in marching order
yürüyüş düzeni
order of march
yürüyüş düzeni
marching order
yürüyüş düzeni
march formation Noun, Military
yürüyüş düzeninde
in marching order
yürüyüş düzenine geçirmek
to parade Verb, Military
yürüyüş emri
marching order
yürüyüş emri
march orders
yürüyüş emri
marching orders
yürüyüş emri almış olmak
to be under marching orders Verb
yürüyüş hızı
pace
yürüyüş hızında araba sürmek
to drive at walking speed Verb
yürüyüş hızıyla
at a walking pace
yürüyüş ihtiyaçları
haversack ration Noun
yürüyüş kolu
column
yürüyüş kolu
marching column
yürüyüş mesafesi
walking distance
yürüyüş yapmak
to march on Verb
yürüyüş yapmak
to troop away Verb
yürüyüş yapmak
to march Verb
yürüyüş yapmak
to parade Verb
zahmetli yürüyüş veya iş
plod
Turkish-English phrases from Zargan's own database

yürüyüş
Yürümek işi ve tarzı