kimyasal bileşik
İsim, Biyoloji
çok yönlü: iki veya daha fazla işi/görevi olan.
bileşik (sözcük).
compound sentence: bileşik tümce.
compound word: bileşik sözcük.
Biochemistry is a compound word.
Gramer
birleşik, birleşmiş: birlikte yaşayan birçok organlardan/hayvanlardan oluşmuş.
compound animal:
birleşik hayvan, hidroid ve mercanlar gibi birçok bireylerin birleşmesinden oluşan hayvanlar.
compound eye: petek göz.
Zooloji
çok kademeli, iki genişleme odalı (türbin, motor).
compound engine: çok kademeli motor.
Makine
bileşik: kimyasal tepkimeler sonucu iki ya da daha çok öğeden oluşan ve bunlardan bağımsız fiziksel/kimyasal
nitelikler gösteren özdek.
Kimya
karıştırmak, kat(ıştır)mak, birbirine katmak, birleştirmek.
to compound various well-known drugs to form a new medicine.
oluşturmak, vücuda getirmek, teşkil etmek, (parçaları/elemanları birleştirerek yapmak.
uzlaş(tır)mak, anlaş(tır)mak, anlaşmaya var(dır)mak.
suçu örtbas etmek, menfaat karşılığı suçluyu takipten vazgeçmek.
to compound a felony.
bileşik/mürekkep faiz ödemek.
My bank compounds interest quarterly.
şiddetlendirmek, katmerleştirmek, artırmak, çoğaltmak.
The misery of his loneliness was now compounded by his poverty.
karmaşık bağlamak: bir doğru akım makinesinde ikaz sargısının bir kısmını armatür sargısına seri bağlamak.
Elektrik-Elektronik
borç üzerinde alacaklı ile anlaşmak.
(Uzakdoğuda Avrupalılar için) etrafı duvarla çevrili, içinde evler, tıbbî tesisler vb. bulunan arazi.
İsim
(harp esirleri vb. için) etrafı çitlerle çevrili kapalı alan.
İsim
bir borcu yavaş yavaş ödemek
Fiil
bir borçu yavaş yavaş ödemek
Fiil
karşılık mukabilinde suç takibinden vazgeçmek
Fiil
bir suçluyla anlaşmak
Fiil
suçluyu dava etmekten vazgeçmek
Fiil
yıllık bileşik büyüme oranı
İsim, Ekonomi
belli aralıklarla yapılan değerlemelerde deklare edilenlere eklenen kâr payı
bileşik ödeme payı (sigorta meblağına dayanılarak hesaplanan ve belli aralarla yapılan değerlemelerde
beyan edilmiş olanlara eklenen kâr payı
bileşik ödeme payı (sigorta meblağına dayanılarak hesaplanan ve belli arala
sigorta meblağına göre hesaplanan
bileşik faiz uygulanarak belirli bir süre sonunda belirli bir tutara ulaşan bir rakamın bugünkü değere indirgenmesi
bileşik faiz iskontosu
İsim
Bileşik Belge Mimarisi
Bilgi Teknolojileri
bileşik gümrük resmi (ağırlık üzerinden alınan gümrük resmine değer üzerind
ağırlık üzerinden alınan gümrük resmine değer üzerinden alınan bir resmin eklenmesiyle meydana gelen çifte vergi
bir vergiyi götürü olarak ödemek
Fiil
götürü vergilendirmek
Fiil
açık kırık: kırılan kemiğin ucunun deriden dışarı fırlaması hali.
open fracture ile ayni anlama gelir.
İsim
(Br) su parasının kiraya dahil edilmediği kiracılar
İsim
bileşik/mürekkep faiz.
İsim
bileşik faiz amortisman yöntemi
bileşik faizi her üç ayda bir hesaplamak
Fiil
bileşik yevmiye maddeleri
İsim
bileşik yevmiye kaydı
İsim, Muhasebe
bir kimsenin üzerinden veya evinden bir şey çalmak suretiyle işlenen hırsızlık suçu
üçlü ölçek: 3/8'in katları olan ölçek (6/8, 9/8, 12/8 gibi).
İsim
birleşik tarife (ad valorem ve spesifik tarifelerin bir arada kullanıldığı vergi tarifesi
değere göre ve belirli tarifelerin birlikte kullanıldığı vergi tarifesi
alacaklılarıyla anlaşmak
Fiil
alacaklılarla konkordato yapmak
Fiil
diyazo grubu: (a) bir hidrokarbon grubu ve başka bir atom veya atom grubu ile birleşmiş 2 valanslı -N=N-
grubu (benzen diyazo hidroksit C6H5N=NOH gibi); (b) bir hidrokarbon grubuna bağlı 2 valanslı =N-N grubu (diazometan CH2-N=N gibi).
inorganik bileşik
İsim, Kimya
metalik asitle birleşmiş oksijen içeren organik bileşik.
İsim
ucaylı bileşik: ısıtıldığı veya suda eridiği zaman elektrik akımını geçiren bileşik (inorganik asit, baz, tuz vb.).
dörtlü amonyum tuzu, N atomu 4 organik gruba bağlı amonyum tuzları. Antiseptik ve dezenfektan olarak kullanılırlar.
borç konusunda uzlaşmayı kabul etme hakkı
uranyum bileşeni
İsim, Kimya
uçucu organik bileşik
İsim, Çevre ve Ekoloji