politik������

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

politik
political Sıfat
politik
politic
değişmez politik tutum
firm policy
dış politik durum
foreign situation
ekonomik politik hedef
economic policy goal
ilerici politik parti
progressive political party
politik çevre
political experiency
politik çözüm
political solution İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik durum
political situation
politik duruş
political stance İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik hedef
political goal İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik inanç
political belief
politik kavga
political dispute
politik kayma
policy shift
politik kukla
political jumping- jack
politik kurul
political panel
politik nüfuz
political ascendancy
politik örgüt
political organization
politik suçlu
political offender
politik tutum
line of policy
politik tutum
policy stance
politik tutum
political attitude
politik veche
political aspect İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik açıdan
politically Zarf
politik açıdan
on the political side
politik açıdan
politically Zarf, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik akımlar
political currents İsim
politik alanda
in the field of politics
politik alternatifler
policy alternatives İsim
politik amaç
political goal
politik amaçla yapılan yardım
political subscription
politik amaçlar için faaliyet gösteren gizli polis
secret police
politik amaçlarla
for political purposes
politik amaçlı bağış
political donation
politik bakımdan merkeze yaklaşmak
to shuffle towards the center Fiil
politik becerilerini göstermek
to display deploy one's best political skills Fiil
politik bir birlik
synomosy
politik bir mesajın iletilmesinde pop müziğinin kullanımı
agitrop
politik birleşme
political union
politik coğrafya
political geography
politik çalkalanmalardan sonra yatışmak
to quiet down after political disturbances Fiil
politik çeşitlemeler
policy variation
politik çıkar sağlamak için fırsat yakalamak
to make political mileage Fiil
politik çıkarlarını korumak
to mend one's fences Fiil
politik çözümlemeci
pundit
politik danışman
political consultant
politik danışman grubu
policy making cluster
politik davranış
political attitude
politik davranışa aykırı
unstatesmanlike
politik davranmak
to follow a political course Fiil
politik değişiklik
political change
politik delege
political agent
politik destek
buildup
politik destekleme
political endorsement
politik doğrucu
politically correct Sıfat
politik doğruculuk
political correctness İsim
politik durumun nazik olması
to be of great delicacy
politik duruşma
state trial
politik düzeyde
political plane
politik ekonomi
political economy
politik entegrasyon
political integration
politik entrikalar
arts and wiles of politics İsim
politik etki
political impact
politik etki gücü
political clout
politik faaliyet
political activity
politik fikir ayrılığı olmamak
to agree in politics Fiil
politik gerçeklere aldırmamak
to be insensitive to political realities Fiil
politik geri çekilmek
to make a political retreat Fiil
politik gerilim
political tension
politik girişim
political initiative İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik görüş toplayan
policy researcher
politik gözlemci
political observer
politik gücü seferber etme
to have political muscles
politik gücü seferber etmiş olmak
to have political muscles Fiil
politik gücünü artırmak amacıyla hükümetin yaptığı atamalar
patronage
politik güç
juice
politik güç arayışıyla bir bölgeye dışarıdan gelen kişi
carpetbagger
politik güç sonucu kazanılan para
honest graft
politik haklar
political rights İsim
politik hata
political mistake
politik hayvan (insanda olması gereken nitelik)
political animal İsim
politik huzursuzluk
political disturbance
politik huzursuzluk
political unrest
politik iktisat
political economy
politik ilkeler beyannamesi
policy statement
politik ilkelerin açıklanması
policy statement
politik iltica
political asylum
politik inisiyatifler
policy initiatives İsim
politik intihar
political suicide
politik kanı
political opinion
politik kargaşa
political disturbances
politik kariyeri tükenmiş politikacı
has been
politik karmaşa
political wilderness
politik klik
tribe of politicians
politik konuşma yapma
stump on the stump
politik kriz
political crisis İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik mesele
political question
politik misyon
political mission İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik muhalif
political opponent
politik mücadele
political struggle İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik nedenlerden
for political reasons
politik nedenlerden
on political grounds
politik nedenlerden ötürü yapılan grev
political strike
politik nedenlerle dağıtılan para
slush
politik nedenlerle yapılan grev
political strike İsim
politik niteliğini yok etmek
to depoliticize Fiil
politik nüfuz sahibi kişi
politically exposed person İsim
politik olarak
politically Zarf, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik olarak doğrucu
politically correct Sıfat
politik olmayış
impolitical
politik önemi haiz karar
policy decision
politik özdeyiş
political maxim
politik özgürlük
political freedom
politik özgürlükler
political liberties İsim
politik partiler arası rekabet
rivalries between political parties
politik pazarlık
political bargaining power
politik pazarlık gücü
political bargaining power
politik program
political program me
politik program
political program (me
politik reformlar
political reforms İsim
politik sağlamlık ve güvenlik
bottom
politik saik
political motive
politik sığınma
political asylum
politik son
political dead end
politik sorunlar
political questions İsim
politik sorunlar
things political İsim
politik suç
political offence
politik suçlama
political incrimination
politik şahsiyetler
political figures İsim
politik tahrikçi
stumper
politik tahrikçi
political agitation
politik talimat
policy prescription
politik tecrit
political isolation İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik tedbir
political action
politik tedbirler
policy restraint
politik temsil
political representation İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik teşkilata karşı saldırmak
to run against the political machine Fiil
politik toplantı
political meeting
politik toplantı
political gathering
politik toplum
political society İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
politik tutuklu
political detainee
politik ufuk
political horizon
politik üstünlük
political ascendancy
politik vasfını kaldırma
depoliticization
politik yönler
political aspects İsim
politik yönleri
political aspects İsim
politik zihniyetli
politically minded
(sendika) politik fon
political fund
becerikli politik manevra
clever stroke (of policy)
bir politik etkinliğin gizli birimi
cell
bir politik sisteme tepki göstermek
to react against a political system Fiil
ekonomi politik
politico-economical
ekonomi politik
political economy
ekonomi politik kararlar
economic policy decisions İsim
ekonomi politik önlemler
economic policy measures İsim
ekonomi politik sorunlar
economic policy problems İsim
ekonomik politik kararlar
economic policy decisions İsim
ekonomik politik önlemler
economic policy measures İsim
ekonomik politik sorunlar
economic policy problems İsim
ekonomik politik tedbirler
economic actions İsim
ekonomik politik tedbirler
economic policy actions İsim
en düşük seviyeli politik edebiyat türü
gutter flyer
hem kendine hem de yandaşına politik destek sağlama yeteneği
coattails
herhangi bir politik
ism
herhangi politik
advertorial
herkesin serbestce katılabileceği politik rekabet
political free-for-all
ılımlı politik görüşler
moderate political views İsim
iç politik gerilim
internal strain
Karl Marx'ın politik ve ekonomik kuramları
marxism İsim
kısa bir politik mesajı olan küçük el ilanı ya da sirküler
flyer
küçük bir politik grup
cabal
memleket içi politik kavgalar
domestic quarrels İsim
petrol zengini ülkelerin mali ya da politik gücü
petropower
savaş atı (uzun politik kariyerinde yaralar almış politikacı
war horse
sert politik taktikler
hardball
şiddetli politik muhalefet
(Fr.) fronde
temel politik ilke
general policy line
Uzak Doğu'da etkileyici bir politik girişim
great leap forward
üniversitedeki politik eylemlere katılan
nonstudent
yerli politik sorunlar
domestic issues İsim
yüksek seviyedeki kişiler arasındaki politik görüşmeler
haute politique
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

politik
Politika ile ilgili, siyâsî