lonely

Sıfat yalnız, kimsesiz.
He was lonely while his brother was away.
Sıfat eşsiz, arkadaşsız, âşinasız, tek (başına).
a lonely tree. a lonely traveller.
Sıfat ıssız, tenha, ücra, kuş uçmaz kervan geçmez.
a lonely road.
It's lonely out there: Oralardan
kuş uçmaz kervan geçmez.
Sıfat münzevi, metruk, terkedilmiş, herşeyden/herkesten uzak.
a lonely life in the country. a lonely mountain village.
Sıfat kasvetli, bunaltıcı, sıkıntı/kasvet veren
. a lonely city.
Sıfat yalnızlıktan ruhu sıkılmış.
a lonely looking girl.

lonely and uninhabited

ıssız

lonely farmstead

çevresinde başka çiftlik bulunmayan çiftlik

lonely hearts

basın ilanları İsim

lonely hearts

yalnız kalpler İsim

lonely hearts

kulüpler İsim

lonely hearts

evlenmek isteyenler İsim

lonely hearts

vb aracılığıyla arkadaş arayanlar İsim

lonely pay

otomasyon yüzünden iş azalmasına ilişkin tazminat

lonely spot

ıssız yer

be lonely in the midst of a racket

gürültülü büyük bir kalabalığın ortasında yalnız kalmak Fiil

being lonely and uninhabited

ıssızlık

feel lonely and homesick

garipsemek Fiil

plough plow a lonely furrow

işi kendi başına yapmak Fiil

plow a lonely furrow

yardım görmeden tek başına çalışıp çabalamak/didinmek.

Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.

İngilizce-Türkçe