german

English-Turkish Translation

  1. Noun, Language-Literature Almanca
  2. Adjective Alman
  3. öz (üvey değil), anne ve babası aynı. Genellikle bileşik sözcükler halinde kullanılır:
    a brother-german:
    öz kardeş.
    sisters-german: öz kızkardeşler.
  4. öz amca/dayı/hala/teyze çocuğu (bileşik sözcük halinde).
    a cousin-german.
  5. (bkz: germane ).
  6. yakın/öz akraba.
  7. kotilyon dansı (partisi): karışık adımlarla ve sık sık eş değiştirerek oynanan bir oyun
  8. Alman+, Almanca+, Almanlara/Almancaya ait.
  9. Cermen, 1871'den önce Orta Avrupada yaşayan ve Almanca konuşan kabile/devlet/aşiretlere ait.
  10. Alman.
  11. Almanca.
    High German = New High German (= HG): öz Almanca: Almanya, Avusturya, İsviçrenin bazı
    bölgeleri ve Alsas'ta konuşulan standard edebî Almanca.
    Low German (= LG): (a) Ova Almancası: Hollanda, K. Almanya vb. gibi alçak ovalarda konuşulan Almanca, (b)
    Dutch, Flemish, Frisian ve
    İngilizce gibi batı Cermen dilleri bölümü.
    Old High German: 800-1100 yılları arasında G. Almanyada konuşulan Almanca.
    Middle High German (=MHG): 1100-1450 yıllarındaki öz Almanca.
    Middle Low German (= MLG): 1100-1450 yılları arasında konuşulan ova Almancası.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

department of german
(üniversite) Alman Filolojisi
High German
Batı Alman dilleri grubu: Almanca, Eskenazice, Bavaryaca ve Orta Almanyadaki birçok lehçeler. Noun
High German
German (4). Noun
spot someone at once as german
birinin Alman olduğunu hemen anlamak Verb
standard german
Alman yazı dili
standard german
yüksek Almanca
German bonito
ton balığı Noun, Zoology
German bonito
ak orkinos Noun, Zoology
German bonito
uzunkanat ton Noun, Zoology
German cockroach
sarı hamam böceği
(Blatta germanica). Noun
German Democratic Republic
Alman Demokratik Cumhuriyeti, 1990'da Batı Almanya ile birleşen eski Doğu Almanya. Noun
German measles
kızamıkçık: Virüslerle bulaşan ve boğaz ağrısı, ateş, ciltte kızarıklıklarla beliren, kızamıktan daha
az tehlikeli bir hastalık. Hâmile kadın yakalanırsa doğan çocuk anormal olabilir.
rubella, rubeola ile ayni anlama gelir.
Noun
German nation
alman milleti
German Ocean
Kuzey Denizi. Noun
German police dog
Alman çoban köpeği, polis köpeği. Noun
German script
Alman elyazısı. Noun
German shepherd
Alman çoban köpeği, polis köpeği. Noun
German shepherd dog
Alman çoban köpeği, polis köpeği. Noun
German silver
nikel gümüşü, fakfon: Cu+Zn+Ni alaşımı. Noun
German silver
nikel gümüşü.
German wirehaired pointer
Alman av köpeği. Noun
on german ground
Alman topraklarında
pay in german money
Alman parasıyla ödemek Verb
of German made
alman malı
pay in German money
alman para sıyla ödemek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database