administration

  1. Noun sevk ve idare
  2. Noun yönetim, idare.
  3. Noun devlet/kurumlar idaresi.
  4. Noun uygulama, tatbik.
  5. Noun yönetim görevi, yöneticilik, yönetmenlik, idarecilik.
  6. Noun yürütme organı, bakanlar kurulu, hükümet.
  7. Noun iktidar süresi.
  8. Noun yönetim kurulu.
  9. Noun vâsilik.
  10. Noun (yemin/and) verdirme/ettirme.
    the administration of an oath: yemin ettirme.
  11. Noun (ilâç) verme, reçete yazma.
Finansal piyasaların yönetimi (NACE kodu: 66.11) Noun, Trades-Professions
Ülke yönetimi ve toplumun ekonomik ve sosyal politikalarının yönetimi (NACE kodu: 84.1) Noun, Trades-Professions
hayranlığını saklamamak Verb
Genel kamu idaresi faaliyetleri (NACE kodu: 84.11) Noun, Trades-Professions
mahalle muhtarlığı Noun, Public Administration
Kamu yönetimi ve savunma; zorunlu sosyal güvenlik (NACE kodu: O) Noun, Trades-Professions
Kamu yönetimi ve savunma; zorunlu sosyal güvenlik (NACE kodu: 84) Noun, Trades-Professions
ilaç uygulama yolu Noun, Pharmacology
uygulama yolu Noun, Pharmacology
değerini koruyarak ana babadan kalan malların idaresi
idari tasarruf
öldüğünde bulunduğu eyaletteki kanunlara göre yapılır
müteveffanın ikametgâhı dışındaki terekesine giren malların idaresi
ölenin mallarının dağıtımı
katma bütçeli idare Noun, Public Administration
levazım dairesi
levazım idaresi
sanat yönetimi Noun, Employment
havacılık idaresi
iflas masasının idaresi
bir elden idare edilmek Verb
şube yönetimi
işletmecilik
iş yönetimi
kanton yönetimi Noun, Politics-Intl. Relations
idari merkez
merkezi idare
merkez idare
yönetimi bırakma
sivil idare
mülki idare Noun, Public Administration
(sigortacılıkta) tazminat talebi muamelesini yapan sigorta şirketi idaresi
sömürge yönetimi
sömürge idaresi
haciz halinde idareci tayin etme
rüşvet alan yönetim
rüşvete dayanan idare
yönetim giderleri Noun
idari mahkeme
gümrük idaresi
borç idaresi
şube yönetimi
memurun emekliliğine kadar sigortacı tarafından tutulan aidatlar
emeklilik geldiğinde yıllık gelire dönüşür
(emeklilik fonu) bu grup sandığı sisteminde genelde garanti edilen bir faiz karşılığı
terekenin müteveffanın son ikametgâhında icra olunan idaresi
ekonomik yönetim
yönetim masraflarında tasarruf
geçici yönetim
(Br) bakanlık bürokrasisi
idarenin masrafları Noun
federal yönetim
konut ipoteklerini garanti eden kuruluş
mali yönetim
yabancı bir mahkemenin verdiği yetkiyle tereke mallarının idaresi
(US) Memleket Dışı Yardım Müdürlüğü
orman idaresi
(yatırım fonu) mal varlığı idaresi
sermaye idaresi
hükümet koalisyonu
terekenin tamamının tahdit olmadan yönetimi
vasiyetin infazı talimatını vermek Verb
vasiyeti tenfiz için mektup bu vermek Verb
vasiyeti tenfiz için mektup vermek Verb
sağlık işleri Noun
yollar idaresi
karayoluları idaresi
karayolları idaresi
hastane idaresi
(US) Konut Yapımı Bakanlığı
sanayii idaresi
sanayi idaresi
idareyle olan ilişkiler Noun
ara yönetim
veraset senedi (mahkemenin verdiği , vasiyet bırakmadan ölen birinin terekesini idare etme yetkisini bahşeden belge
zamanla sınırlı tereke idaresi
borç yönetimi
yerel idare
belediye idaresi
yerel yönetim
mahalli idare Noun, Public Administration
yerinden yönetim Noun, Public Administration
iş idaresinden tez yapmak Verb
terekenin beceriksizce idaresi
(US) deniz seyrüseferi bakanlığı
yerel yönetim
ağ yönetimi Information Technology
(US) Fiyat Kontrol Dairesi
parti yönetimi Noun, Politics-Intl. Relations
ceza icra makamı
personel yönetimi
personel idaresi
polis yönetimi
liman idaresi
posta idaresi
fiyat kontrolü
terekenin ölenin oturduğu yerde icra olunan idaresi
savurgan idare
amme idaresi
kamu idaresi
mülki idare
kamu yönetimi
terekenin resmen yönetimi
(US) mahkemece tayin olunan tereke yöneticisi
kamu ortaklığı idaresi (koi)
demiryolları idaresi
gelir idaresi Noun, Taxation-Customs
kullanım yolu Medicine
satış idaresi
okul yönetimi Noun, Education-Training
kendi kendini idare
kendi kendini yönetme
sosyal sigorta idaresi
(Br) sosyal sigorta idaresi
terekeye dahil belirli malların idaresi
devlet idaresi
devlet karayolları işletmesi
vergi idaresi
gelir idaresi Noun, Taxation-Customs
tereke mallarının geçici bir zaman için tayin olunan memur tarafından idaresi
hükümet
Truman yönetimi
turizm işletmeciliği Noun, Education-Training
eğitim yönetimi Noun, Human Resources
tröst yönetimi
idari birimi
şehir yönetimi
(US) gazi bakım evi
ücret ve maaş idaresi
maaş ve ücretlerin bir örgütün kurallarına ve politikalarına göre belirlenmesi
savurgan yönetim
ölenin borçlarının ödenmesi için alacaklının yüksek mahkemede açtığı dava
vasiyetnamesiz ölen kişinin terekesini idare edebilmek için yetki belgesi almak üzere mahkemeye müracaat
eden bir kimsenin ibraza zorunlu olduğu senet
idare binası Noun
idare merkezi
yönetim maliyeti
kişi “ vasiyetnameye ilişik olarak ” bir vasiyetname yazar ya da terekeyi kimin idare edeceğinden söz
etmezse ya da vasiyetnamede adı geçen terekeyi i
terekenin vasiyeti uygulayacak memur ortaya çıkıncaya kadar idaresi
terekenin küçüğün rüştüne kavuşmasına kadar idaresi
idari harcama bütçesi
yediemin harcamaları Noun
idari mekanizma
yeminli beyanda bulundurtma
ölen bir kimsenin ya da mümeyyiz olmayan birinin mallarının idaresi Noun
aktiflerinin idaresi Noun
aktiflerin idaresi
iflas masasının idaresi
gümrük idaresi
tereke idaresi
müflisin iflas masasına giren malları ve sair değerlerle ilgili olarak tasfiye memurunun veya kayyumun
yaptığı gerekli yönetim giderleri
Noun
gelir vergisi dairesi
adaleti uygulama
adaletin işlemesi
mal mülk idaresi
kamu gelirleri idaresi
kısıtlamaların uygulanması
müflis ölmüşse yeniden mahkemeye müracaat etmeden tasfiye işleminin çabuk yürütülmesi için çıkarılan mahkeme kararı
küçük iflaslar durumunda
hükümet yanlısı gazete
terekenin dava sırasındaki idaresi
idare yönetmeliği
tereke davası Noun
yönetimin en üst düzey yöneticileri Noun
iş yönetimi deneyimi
patent işleri kısmı
emeklilik fonu yönetim ve geliştirme işleri Noun
yönetim ve evrak işlerini modern ve rasyonel hale getirmek Verb