iş koçluğu
Noun, Management
hava otobüsü: bazı havayollarının ucuz ücretle yolcu taşıyan ve lüks olmayan uçak servisi.
Noun
coach ile ayni anlama gelir. (uçakta) turist mevkii(nde).
We flew coach from Miami to New York.
havalandırmalı yolcu otobüsü
otobüsten fırlatılmak
Verb
kiralık araba/payton.
Noun
(iki atlı, 4 tekerlekli, 6 kişi taşıyan) payton/at arabası.
Noun
ilave otobüs seferi koymak
Verb
trenin durmadan geçtiği bir istasyonda bıraktığı vagon.
Noun
ağır yürüyen/çalışan kimse, mankafa, kalınkafa.
Noun
otobüs ile yolculuk etmek
Verb
yazar koçu
Noun, Employment
(atlı arabada) arabacı yeri/oturağı.
Noun
Dalmatian ile ayni anlama gelir. Dalmaçya köpeği.
araba borusu/kornası.
Noun
arabalık, araba garajı.
Noun
(dört-altı köşeli başlı) ağaç vidası.
Noun
birini sınava hazırlamak
Verb
birine birşeyi öğretmek
Verb
birine birşeyi tembihlemek
Verb
birine birşeyi iyice belletmek
Verb
Antrenörlük Eğitimi Bölümü
Noun, Education-Training
hususi otomobiller için manevra yeri
bir vagonu bir trenden ayırmak
Verb