column

English-Turkish Translation

  1. Noun, Media-Publishing köşe yazısı
  2. Military kol
  3. Noun, Architecture sütun, direk.
  4. Noun sütun(a benzer şey).
    a column of smoke: duman sütunu.
  5. Noun kitap/gazete sütunu.
    the page of 2 columns: iki sütunlu sayfa.
    the advertising columns: ilân sütunları.
  6. Noun, Mathematics dikeç.
    column matrix: dikeç dizeyi.
    column rank: dikeçsel aşım.
    column space: dikeç
    uzayı.
    column vector: dikeç yöneyi.
  7. Noun fıkra: bir yazarın gazete veya dergide muntazaman ve aynı başlık altında çıkan yazısı.
    I always read
    B. Felek's column in Cumhuriyet.
  8. Noun arka arkaya dizili aynı yolu izleyen gemiler.
  9. Noun, Military kol.
    column of batallions: tabur kolu, alay yürüyüş kolu.
    column of companies: bölük kolu,
    tabur yürüyüş kolu.
    column of files: birerle kol.
    column of fours: dörderle kol.
    column of platoons: derinliğine takım kolu, bölük yürüyüş kolu.
    column of threes: üçerle kol.
    column of twoos: ikişerle kol.
    fifth column: beşinci kol.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

(bookkeeping) auxiliary column
yardımcı sütun
(newspaper) column
fıkra
adjoining column
yandaki sütun
advertisement column
küçük ilanlar sütunu
advertisement column
reklam sütunu
agony column
dertliler sütunu: bir gazetenin kayıp akraba, kayıp kedi/köpek/eşya, boşanma ilânları sütunu.
analysis column
analiz kâğıdı üzerinde ve kimi analiz defterlerinde dikey çizgiler arasındaki sütunlardan biri
at the head of the column
sütun başında
auxiliary column
muhasebe defeterinde yardımcı sütun
auxiliary column
muhasebe defterinde yardımcı sütun
auxiliary column
yardımcı sütun
be continued in next column
arkası yan sütunda olmak Verb
birth column
doğum ilanları Noun
bubble column
kabarcık kolon Chemistry
cash column
nakit sütunu
classified column
seri ilanlar sütunu
close column
kapalı yürüyüş kolu
closed column
kapalı yürüyüş kolu
closed column
kapalı kol
correspondence column
okuyucu mektupları sütunu
debit column
zimmet sütunu
depth of column
(reklamcılık) sütun yüksekliği
detail column
ayrıntılı bilgi veren sütun
detail column
izahat sütunu
detail column
ayrıntılı bilgi veren sütün
dodge the column
işten yan çizmek Verb
dodge the column
işten kaçmak Verb
double column
çifte sütun
editorial column
başyazı sütunu
engaged column
gömme sütun
fifth column
beşinci kol: bir ülke içinde casusluk, sabotaj vb. ile gizlice düşmana yardım eden hainler şebekesi.

fifth columnist: beşinci kola çalışan kimse.
Noun
financial column
mali konular sütunu
flying column
akıncı kolu/müfrezesi.
folio column
bir muhasebe defterinde aynı hesabın işlendiği diğer defterin sayfa numarasının gösterildiği sütun
gossip column
(gazete) dedikodu sütunu
gossip column
dedikodu sütunu
judgment column
kararların yazıldığı sütun Noun
judgments column
kararların yazıldığı sütun
last column
son sütun
letters column
okuyucu mektupları sütunu
marching column
yürüyüş kolu
memorandum column
mülahaza sütunu
miscellaneous column
(gazete) karışık konular sütunu
newspaper column
gazete sütunu
obituary column
gazetedeki ölüm ilanları sütunu
obituary column
ölüm ilanları sütunu
open column
açık kol Military
pedestal of a column
pabuç
personal column
özel ilanlar sütunu
personal column
(gazete) okuyucu mektupları sütunu
real estate column
(gazete) satılık emlak sütunu
reconnaissance column
keşif kolu Military
single column
tek sütun
society column
sosyete haberleri sütunu
spinal column
belkemiği.
spinal column
omurga, belkemiği.
spiral column
sulp
steering column
direksiyon mili
steering column
(otomobil) direksiyon çubuğu
supply column
iaşe kolu Military
supply column
levazım kolu
the end of the spinal column
kuyruk sokumu
tilt & telescopic steering column
katlanır direksiyon mili Noun, Transport
vertebral column
omurga, belkemiği.
vertebral column
spinal column
width of column
sütun genişliği
column a height
sütun yüksekliği
column boundaries
dikeç sınırları Noun, Information Technology
column break
dikeç sonu Information Technology
column centimeters
basında reklam yayınlarının fiyatları için saptanan ölçü birimi
column depth
gazetede sütun yüksekliği
column heading
sütun yazısı başlığı
column heading
dikeç başlığı Information Technology
column height
sütun yüksekliği
column in a list
cetvel
column inch
genellikle reklam fiyatlarında esas alınan alan
column inch
bir sütun eninde ve bir inç boyunda yayın alanı
column inch
bir gazetede
column inch
inç sütunu
column length
sütun uzunluğu
column line
sütun satırı
column longitudinal reinforcement
boyuna kolon donatısı Noun, Construction
column marker
dikeç imi Information Technology
column measure
sütun genişliği ölçüsü
column of figures
rakamlar sütunu
column width
dikeç genişliği Information Technology
column width
sütun genişliği
devote a column to book criticism
bir sütunu kitap eleştirisine ayırmak Verb
fifth column activities
beşinci kol faaliyetleri Noun
one- column wide
tek sütunluk
single column centimetre
tek sütun santimetresi (basın reklamları için standart ölçüm birimi)
steering column lock
direksiyon kilidi
three- column article
üç sütunluk makale
English-Turkish phrases from Zargan's own database