dramatic

English-Turkish Translation

  1. Adjective ses getirici
  2. Adjective dramatik, drama/tiyatroya ait, piyesle/oyunla/tiyatro ile ilgili.
    dramatic art: dram sanatı.
    dramatic
    author: oyun yazarı.
    dramatic censorship: oyun sıkıdenetimi.
    dramatic event: dramatik olay.
    dramatic version: sahne betiği.
  3. Adjective dram tarzında, dram gibi, tiyatro türünü andıran (özellikle çatışma ve zıtlık ifade eden tür).
  4. Adjective drama özgü.
  5. Adjective hareketli, canlı, etkileyici, tesirli, acıklı, heyecanlı, heyecan uyandırıcı, gerilimli, göze çarpıcı.

    A very dramatic woman with flashing eyes and a long black dress. There was a dramatic pause and he leaped onto the stage.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

dramatic copyright
sahne oyunu telif hakkı
dramatic criticism
oyun eleştirisi
dramatic irony
dramatik tersinleme.
dramatic irony
irony ile ayni anlama gelir. bir piyeste oyuncunun bilmediği fakat seyircinin bildiği durum.
dramatic monologue
dramatik tekli konuşma.
dramatic performance
oyun oynama
dramatic performance
oynanan oyun
dramatic rights
oyun hakları Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database